Foto Gaste

Aralarında Suriye’den göç etmek zorunda kalmış mülteci çocukların da yer aldığı, Basmane/ Agora Bölgesi 821. sokakta yaşayan çocuklarla bir süredir fotoğraf atölyesi gerçekleştiriliyor. Yaşadıkları sokakları, hayatları kendi gözlerinden bizlere anlattıkları fotoğraflardan oluşan serginin açılışı 27 Aralık Salı günü, gerçekleştirildi. İçinden geçtiğimiz karanlık günlere biraz ışık tutmak, biraz umut katmak için sizleri "Bunu Ben Çektim, 821. Sokak" Fotograf Sergisi'ne davet ediyoruz. Çocuklar sizleri aralarında görmekten büyük bir mutluluk duyacaklardır. Bu davet çocukların... Türkan Saylan Kültür Merkezi / İzmir

Foto muhabirliğinin öncülerinden ve fotoğrafları ile tarihe ışık tutan foto muhabiri Kurt Hutton’ın eserleri Leica Gallery'de Sergilenecek. Dünyanın birçok ülkesinde yoğun ilgi ile karşılanan “Strazburg’dan Londra’ya – Hübschmann’dan Hutton’a” başlıklı sergi, 29 Aralık 2016- 11 Mart 2017 tarihleri arasında görülebilir. Leica Gallery İstanbul, İngiltere’de fotojurnalizmin kurucularından kabul edilen Kurt Hutton’ın Türkiye’deki ilk sergisine ev sahipliği yapıyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanya’dan kaçarak İngiliz vatandaşlığına geçerken korunma amaçlı ismini değiştiren Hutton’ın eserleri bizi savaş sonrası İngiltere’ye götürüyor. Picture Post dergisinin kuruluşunda büyük rol oynayan Hutton’ın 35 mm objektifinden dönemin Avrupa’sını izliyoruz.  Sergi, Hutton’un “Bir fotoğrafçı için fotoğrafını çektiği kişilerin kendisine bir anlam ifade etmesi gerekir, işte o zaman o kişilerin kendileri adına konuşan bir fotoğrafını çekebilecektir” cümlesiyle özetlediği sanatsal yolculuğunda...

Mustafa Seven’in kadrajından sevgi, barış ve kardeşlikle sınırlarını çevreleyen Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye’nin tarihi, kültürel ve sosyal yapısını gözler önüne se ren ArTriangle Şehir Hikayeleri Fotoğraf Sergisi 42 Maslak Art!SPACE Gallery’de.   ArTriangle, modern yaşamın dinamizmine ayak uyduran tarihi ve kültürel mirasa derinlemesine bir bakış, geçmişten geleceğe uzanan kültürlerarası bağları güçlendiren özel bir çalışma olarak hayata geçirildi.   21 Aralık 2016 Çarşamba akşamı açılan ArTriangle ‘Şehir Hikayeleri Fotoğraf Sergisi’ 31 Ocak 2017 tarihine kadar 42 Maslak içinde yer alan Art!SPACE Gallery’de izlenebilir. http://www.artmaslak.com  

"Anlatımı oluşturan parçalar -bir durum ya da duyguyla karşılaşmamızda olduğu gibi- birçok unsurun uçlarına dokunarak, kimisinden fırlayıp kimsine saplanarak gelişir ve bu hareketler boyunca katettiği yolda varlığını belirginleştirir. Her anlatımın özgünlüğü de muğlaklığı da kendi iç mekanizmasından başka bir yerde bulunamayacak olan sorulara değerek ve kendince çözümler üreterek ilerler. Tüm bu temas eden yerler, anaya göz kırpabilir, kamuya heyheylenebilirler... Sorunun bir yanı “sadakatte” takılır kalır; kırmızı renkle ilgili artık yeni düşüncelere (yo hayır bence hislere) sahiptir. Hepimizin ayrı ayrı hallerinde kesişmelerimizi  bulmak güzel olabilir; ama daha da kıymetlisi, hiç benzemeyen yanlara duyacağımız hayret olur hep."

Fotoğraf sanatı alanındaki eserleri ve kurumsal çalışmalarıyla tanınan Çerkes Karadağ, bu kitapta bilim ve sanat dünyasından portrelerin yanı sıra, onlarla olan dostluklarını da fotoğrafçı gözüyle ele alıyor. Çerkes Karadağ, edebiyatçı yanını sanat dünyasına ilişkin tanıklıklarıyla buluşturmakta, kamera arkasının kazandırdığı sezgi ve gözlem ustalığını portre yazılarıyla pekiştirmektedir. Fotoğraflarında olduğu gibi yazılarında da, izlenimlerini duru ve saf bir dille bize aktarmakta, tanıklıklarını farklı bir kulvar çizerek edebiyatla yoğurmaktadır.

Anlatmanın imkanlarını soruşturan ve atölye katılımcılarıyla birlikte üretim pratiğini teorik olarak irdeleyen Anlatmanın Başka İhtimalleri, belgesel fotoğrafa farklı açılardan yaklaşmayı deniyor.  6 + 4 hafta sürecek olan Anlatmanın Başka İhtimalleri her hafta belgesel fotoğraf bağlamında farklı metinler ve görme biçimleri üzerine tartışırken bir belgesel fotoğraf projesinin ortaya çıkarılış sürecini ele alacak. 

Özgürlük, şeylere alışkanlıklar ve meşgalelerden arınmış olarak bakarak dünyayla temas halinde olmaktır diyor sinemacı Peter Hutton. Ona göre bu tür bir bakma hali, deneyimi yüklerinden kurtarmanın ve doğanın tezahürleriyle sarsılabilmenin tek olası yoludur. Benzer bir özgürlük anlayışından hareketle Aralık 2015’te İstanbul'da buluşan 8 sanatçı, farklı bakma eylemlerini derleyerek “Aralık” adında bir kitapta topladı. Bir hafta boyunca eldeki görüntüler tartışıldı, kitabın kurgusu ve tasarımı üzerine düşünüldü, bir yeraltı ozalitçisinde bolca ter döküldü. Sürecin sonunda, ortasından geçen lastiğin bir arada tuttuğu, sayfaları çıkarılıp açıldığında poster olarak duvara asılabilen, yeniden kurgulanmaya müsait bir kitap ortaya çıktı.  Şimdi, bu birlikteliğin heyecanıyla, farklı sanatçıların işlerinden oluşan ikinci bir sayı için bir araya gelinirken, “Aralık”ı da kolektif deneyimi devam ettirecek bağımsız bir süreli yayın olarak düşlemek mümkün oldu. https://www.facebook.com

Geçtiğimiz yıl kaybettiğimiz Fikret Otyam, 90. yaş gününde Fulya Sanat’ta anılıyor. 21 Aralık 2016 – 3 Ocak 2017 arasında düzenlenecek sergiye 44 fotoğraf sanatçısı katılıyor. Sergi sanatçının kızları Elvan Baransel, İrep Otyam Bilgiç ve Döne Otyam’ın girişimleriyle, Beşiktaş Belediyesi’nin desteği ve sanatçı dostlarının işbirliğiyle hazırlandı.

Studio Vortex 9–23 Nisan arasında Arles ve Marsilya’da, Antoine D’agata önderliğinde bir sanatçı rezidansı düzenliyor. FiLBooks, kar amacı gütmeyen kuruluş Studio Vortex’in iletişim ortağı olarak 27 Ocak’a kadar başvurularınızı bekliyor. Bu rezidans sadece öğrencilerin ve yeni mezunların başvurularına açıktır. Detaylı bilgi için info@filbooks.net adresine mail atabilirsiniz.

Sanat Danışmanı Károly Aliotti ve Tony Ventura'nın yapacağı söyleşide bir koleksiyonerin fotoğrafın peşindeki arayışının hikayesine tanıklık edeceğiz. Kürasyonunu Károly Aliotti ile Nilüfer Şaşmazer’in üstlendiği ve Ark Kültür'de Kasım ayında gerçekleşen “La Ventura” isimli sergi sonrası, Tony Ventura’nın koleksiyonerlik macerasını kendisinden ve onunla birebir çalışan küratörden dinleme şansına erişeceğiz. Kendi fotoğraf koleksiyonunuzu oluşturma yönünde atacağınız adımları gözünüzde canlandırabileceğiniz ve mevcut fotoğraf koleksiyonunuzu ne yönlerde geliştirebileceğiniz üzerine de size ilham verecek olan bu konuşma, 15 Aralık 2016'da Mixer'de gerçekleşecek. http://mixerarts.com

Fotoğraf, düşünce biçimini ve onunla buluşan estetik yönelimi, bir çerçeve içinde görünür yapma sanatıdır. Fotoğrafın en can alıcı özelliği bu eylemliliğidir. Fotoğraf sanatı ise, tümüyle ve her zaman gerçek üzerine bina edilmiş bir sanattır. Hatta fotoğrafı gerçeklerden ayrışarak bağımsızlaşan görsel yepyeni bir gerçeklik olarak görebiliriz. Bu bakımdan görüntüleri gizemli bir araç haline getiren, fotoğrafçıyı da yaşamla doğrudan ilişkili kılan objesiyle doğrudan değil, bir mercek aracılığıyla göz göze gelmesidir. Hiçbir görüntü, fotoğrafçı ile konu arasına kamera girmeden bir varlık kazanamaz. Fotoğrafçı ile konu arasına kameranın girmesi demek, fotoğrafçının gerçekleri şeffaf bir sınırın arkasından gören bir konuma yerleşmesi demektir. İşte bu durum onu gerçekten koparıp karar veren biri değil, bir tanık yapmaktadır. O halde fotoğraf söz konusu olduğunda, gerçekliğin kendisi tek başına yeterli değil, estetik bir bakışla buluşması gerekir. Estetik gerçeklik dediğimiz şey ise, bu ...

İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi, Amerika doğumlu, Güney Afrikalı sanatçı Roger Ballen’ı konuk ediyor. Erken tarihli çalışmalarında belgesel fotoğrafçılığı geleneğini izleyen Ballen, zamanla kendisinin “ballenesk” diye nitelendirdiği  farklı ve benzersiz bir üslup geliştirdi. Yapıtlarında çizim, resim, kolaj ve heykel tekniklerinden de yararlanan sanatçı, çok disiplinli olmakla birlikte, fotoğraf köklerine derinden bağlı, yeni bir estetik meydana getirdi. Sergi, sanatçının 1980’lerden itibaren yaptığı üretimlerin izini sürmeyi hedefliyor. 28 Aralık 2016 - 4 Haziran 2017 Küratör:   Demet Yıldız

Günebakan sergisi yaklaşık on yıllık bir deneyimin ürünü. Azıcık kimyasallarla oynama dürtüsü, azıcık da karanlık odanın klastrofobik atmosferinden kaçıp güneşe çıkma arzusu, beni fotoğraf baskı yöntemlerinin en eskisiyle, güneş baskı tekniği ile tanıştırdı. Bu teknik üzerine çalışırken fotoğrafların hapsoldukları kara kutudan ışığa koşma serüvenine ortak olduğumu gördüm. Hakikaten ışıkla boyuyordum fotoğrafları. Hem de sıcak yaz güneşiyle... İlkin güneş kağıdı yakıp kavuruyor, ardından kahverengi izler bırakarak kayboluyordu. İşte görüntülerin öyküsü de böyle başlıyordu. Güneş, “günebakanlara” nasıl hayat veriyorsa, görüntülere de öyle hayat veriyordu.  Sergiye konu olan fotoğraflar ise, farklı zaman ve mekanlarda çekilmelerine karşın hepsindeki ortak nokta “kent ve sokaklar”. Kentlerin, hele bir de kıymeti bilinen, korunan kentlerin sokakları size şaşırtıcı, hatta büyülü anlar yaşatır. Bu duygunun peşinden koşmaktan hiç yorulmazsınız o yüzden. Funda Börtücene Öztürk www.t...

Bir elektronik müzik ustası olan İlhan Mimaroğlu (1926-2012) Jean Dubuffet, Federico Fellini, Freddie Hubbard ve Charles Mingus gibi bir çok ünlü sanatçı ile çalıştı. Dünyada ve Türkiye'de daha çok bu müzisyen yanıyla tanınıyor. Oysa, Mimaroğlu sinema ve fotoğraf ile de uğraştı; Sinema Köşelerinde ve New York Kapı Dışı Sanatı adlarıyla iki kitap yayımladı. Mimaroğlu'nun New York'ta çektiği duvar fotoğraflarının yer aldığı New York Kapı Dışı Sanatı YKY tarafından ilk defa 2002'de basılmış ve bir süre sonra tükenmişti. Depo'daki sergi bu kitaptaki fotoğrafların bir kısmından oluşuyor. Bu sergi vesilesiyle YKY de, kitabın yeni baskısını yaptı.

Her fotoğraf kitabı, kendi kuralları ile bağımsız bir evrendir; editörlük, sekans, tasarım ve  malzeme seçimi işinize yeni anlamlar katabilecek seçeneklerdir. Yedi günlük, hızlandırılmış bir programa sahip bu atölyenin amacı; bilgiye, yaratıcılığa ve şansa dayanan bu sürecin bütün adımlarını öğrenerek ederek bir maket kitap oluşturmaktır.   Yaratıcılık, sınırlamalarla geliştirilebilir; her zaman pahalı bir prodüksiyona ihtiyaç yoktur ya da yatırımın kişisel kaynaklardan gelmesi şart değildir.

Ülkemizin ve dünyanın en önemli vahşi doğa fotoğrafçılarından Süha Derbent’in objektifine takılan 300 eşsiz kare, TAV Havalimanları imzasıyla  “Kenya’nın Yaban Yüzü” kitabında toplandı. Ürün ve hizmetleri tüm dünyada 19 ülkede 74 havalimanında yer alan TAV Havalimanları’nın hizmet şirketlerinden TAV İşletme Hizmetleri, 2016 Haziran ayı itibariyle Kenya’nın Başkenti Nairobi’nin Jomo Kenyatta Uluslararası Havalimanı’nda bulunan  “Star Alliance” yolcu salonunun işletmeciliğini üstlendi. TAV, Kenya’da attığı bu adımın onuruna, macera dolu coğrafyayı dünyada en iyi tanıyan kişilerden biri olan Süha Derbent’le işbirliği yaptı. Bu birliktelikten doğan ilk eser ise “Kenya’nın Yaban Yüzü” adlı bu değerli kitap.  

Zamanın Kıyısından Günışığı Yansımaları İstanbul Fotoğraf Galerisi bünyesinde gerçekleştirilen Timurtaş Onan Fotoğraf Atölyesi katılımcılarının fotoğraflarından oluşan “Işık ve Gölge 2016 Seçkisi” adlı sergi 13 Aralık 2016 Salı günü saat 19:00’da galerimizde açılıyor. Sergi 07 Ocak tarihine kadar görülebilir. Sergide her fotoğrafçıdan fine art koleksiyon kağıdına basılı 2 şer siyah/beyaz fotoğraf yer alıyor. Ayrıca sergi kitabında her fotoğrafçıdan dörder eser yer almaktadır. Sergide yer alan fotoğrafçılar : Rafet Akalın, Gürkan Akıncı, Emel Arısan Yöney, Pınar Ballıkaya, Bige Baykoca Süslü, Beril Baytan, Fethi Baytan, Sinem Büte, Didem Büte Bahçecik, Caner Bostancı, Gürkan Emecan, Kaan Gürsal, Meltem İnanç, Vanda Kandiyoti Şalom, Seyhan Kırca, Mert Kitapçı, Niso Maçoro, Okan Özbilen, Erdal Seyhan, Tania Sisa, Nesrin Şahin, Tülin Şahin Safi, Esra Tunçel Akalın, Özlem Uçarkuş, Mümtaz Uysal, Hülya Üçpınar, Seda Welsh, Güneş Yalkın ve Aslıhan Yoğurtçu         ...

Doğup gelişmeye başladığı on dokuzuncu yüzyıldan günümüze kadar fotoğrafın kadrajına giren pek çok temel duygudan/deneyimden biri de acı ve çiledir. Bazen belge bazen manipülasyon arası bazen de kült görsel niteliği taşıyan fotoğraf, acıyı, çileyi, üzüntüyü, dehşeti, korkuyu bir görüntü haline getirerek izleyicinin önüne sunar. Bu görüntüler, üretildikleri ilk andan itibaren sayısız anlam katmanıyla kaplanmaya başlar, Hatta öyle ki zaman zaman o ilk anın anlamı, önemi, amacı görünmez olur. Fotoğraf Belleğinde Acının Tasviri, bu anlam katmanlarından yola çıkarak fotoğrafçı, fotoğrafladığı olay ve izleyici(ler) arasında çeşitlenerek çoğalan "okumalara" odaklanıyor. Post-mortem fotoğraflardan Irak Savaşı'na kadar akla gelebilecek her tür acı ve çile fotoğraflarının farklı toplumlarda kazandığı farklı anlamları ve "ikonik statüleri" değerlendiriyor. "Pazarlama çağı" olarak anılan 1980'li yılların sonunu ve 1990'lı yılları da gözeten kitapta pazar...

"Yayımlanmadan önce, bu kitapta yer alan ve almayan çoğu fotoğrafı New York'ta oturanya da geçici olarak New York'ta bulunan birçok kişiye gösterdim. Hepsi, önemli sanat yapıtlarıyla karşılaşmış gibi davrandılar; ama pek azı, bunları (ya da başka sokak resimlerini) kentin o ya da bu sokağında, şu ya da bu duvarında görmüş olduklarını söylediler. Nasıl görmemiş olabilirlerdi bu tür resimleri? Kentin seyrek uğranan bölgelerinde yer alıyor değildi çoğu. Görmüş olmalıydılar. Görmeden bakmış olmalıydılar belki de. Bu resimlerin fotoğraflarını çekme görevine atamasaydım kendimi, ben de mi görmeyecektim onları?" İlhan Mimaroğlu'ndan, New York'un en göz önünde ama en az fark edilen sanat yapıtlarını saptayan, değerlendiren, sıradışı bir bakış denemesi. İlhan Mimaroğlu'nun kendi çektiği, geçiciliğe ve tembel bakışlara kafa tutan fotoğraflarla.

40 Renk Fotoğraf Projesi, hızla değişen dünyayı fotoğrafçılarla birlikte gezip, belgeleri gelecek kuşaklara aktarmayı hedefliyor. Her ülke ya da bölgenin, bir rengi oluşturduğu 40 Renk Fotoğraf Projesi’nde toplam 40 gezi yapılacak. Bugüne kadar Hindistan, Ürdün-İsrail, Vietnam-Kamboçya, Venedik, Kenya-Tanzanya, Myanmar ve Kuzey Vietnam-Yunnan, Küba, Peru-Bolivya, Paris, Moğolistan ve Nepal-Tibet-Bhutan, İzlanda, Batı Amerika, Japonya ve Laponya, Fas, Arjantin-Şili, Portekiz ülkeleri gezildi. Sergi, 5-16 Mayıs 2015 tarihlerindeki Projenin 17. Rengini oluşturan İran turunda çekilen gezi fotoğraflarından seçkiler sunuyor…

20. yüzyılın önde gelen fotoğraf sanatçılarından Arno Fischer’in çalışmaları, 8 Aralık 2016 - 7 Ocak 2017 tarihleri arasında Millî Reasürans Sanat Galerisi’nde izleyiciyle buluşacak. Küratörlüğünü Mathias Flügge’nin yaptığı sergisi, Dış İlişkiler Enstitüsü (ifa) ve Goethe Institut İstanbul işbirliğiyle düzenlendi. Arno Fischer ’in fotoğrafları ayrıntılardaki titizliğiyle insanların günlük yaşamını çarpıcı bir biçimde anlatıyor. Çalışmalarıyla sadece genç fotoğrafçılık öğrencilerine esin kaynağı olmakla kalmayan Fischer’i, Henry Cartier Bresson ve Helmut Newton gibi mesleğin büyük ustaları Doğu Almanya’yı ziyaret ettiklerinde fotoğraf üzerine konuşmak ve tartışmak için ziyaret ederlerdi. 

Onur Ercoşkun ülkemizi yurtdışında başarıyla temsil etmeye devam ediyor. Daha önce dünyanın en büyük fotoğraf ajanslarından olan Magnum’dan gelen davetle Türkiye’den yıllar önce sadece Ara Güler’in davet edildiği ajansa ikinci kez davet edilen Türk olan Onur Ercoşkun şimdi de Avrupa’nın en önemli fotoğraf organizasyonlarından biri olan European Month Of Photography’nin Viyana ayağı Eyes On’a davet edilerek Avrupa'da Dünya’dan seçilen 50 fotoğrafçıdan biri oldu.

Türkiye'nin günümüze kadar süregelen en eski kısa film etkinliği, İFSAK tarafından gerçekleştirilmektedir. İlki 1978 yılında düzenlenen "İFSAK Ulusal Kısa Film Yarışması" başlatıldığı günden bugüne kadar ulusal düzeyde düzenlenmekte ve ülkemizdeki birçok kısa film etkinliğine örnek teşkil etmektedir. Etkinlik, çoğu dünya çapında önemli eserler vermiş değerli sinemacıların ilk eserlerine gösterim olanağı sunmakla birlikte, o yıllardan bugüne arşivlenen filmler sayesinde ülkemizin en kapsamlı kısa film arşivinin oluşmasına da katkı sağlamaktadır. İFSAK gelecek dönemlerde de; aynı düşüncelerle ülkemizdeki sinema eseri sahiplerinin, üretimlerini artırmak, bir sanat olarak sinemacılığın gelişmesine ve yaygınlaşmasına katkıda bulunmak, yeni fikirlere öncü olabilmek amacıyla her yıl "İFSAK Ulusal Kısa Film Yarışması"nı düzenleme kararlılık ve inancıyla çalışmalarını sürdürmektedir.

Hasan Cem Araptarlı kitabı şöyle özetliyor; Suyun üzerinde yaşanan bir hayat; yüzen evler, balıkçılar, göle ekilmiş tarlalar, fotoğrafik açıdan zaten müthiş zengin bir malzeme sunuyor. Bir de, bu farklı toplumsal iklimin insanından, hırslarının kölesi olmadıkları, sade ve mutlu yaşamlarından; sistemin kurallarıyla her şeyin şekillendiği bizim dünyamıza doğru bir ayna tutabilme fikri, heyecanımın iyice artmasını sağladı. Su, bu işin sembolizmi olsun istedim. Karada yaşayan sistem insanının hayatına karşı suyun üzerinde yaşayan, bozulmamış insanın hayatı… Myanmar, Kamboçya ve Malezya’nın çeşitli yerlerinde; suyun üzerinde yaşayan insanların basit dünyasından, çerçevesini ihtiraslarımızla çattığımız modern hayatımıza yansıyan fotoğraflar…

Başarılı Fotoğrafçı Eren Yiğit’in 70 Ünlü İsim ile Yaptığı Çalışmanın Ürünü Olan Sergisi “GESTUS”  Kasım ayında İstanbul’da GaleriBu’da Açılıyor. 2009 Yılından beri profesyonel fotoğrafçılık yapan Eren Yiğit farklı alanlarda yaptığı özgün çalışmalar ile dikkat çekiyor. Sanatçılar ile yaptığı özel çalışmaların yanı sıra moda fotoğrafı, albüm ve dergiler için de kapak çekimleri yapan Eren Yiğit ilk kişisel sergisini 30 Kasım’dan itibaren Galata’daki Galeri Bu’da açıyor.

İhya Bozkurt, "Bir Yalnız Ada: Küba" kitabında 2015 yılının Kasım ve Aralık aylarında, altı şehrine gittiği Küba'nın günlük yaşamından kesitleri çarpıcı karelere dönüştürüyor. Bu yalnız adada, ülkenin coşkulu geleneksel yaşam ritmini oluşturan bireylerin yalnızlığına objektifini çeviriyor. Bakış açısını adeta görünmez bir katman gibi fotoğraflarının içine dahil ediyor ve Küba'nın kendine has aurasını, kendi fotografik deneyimi üzerinden büyük bir içtenlikle izleyicilerle paylaşıyor.

Berlinli ve İstanbullu fotoğrafçıların birlikte çalışarak oluşturdukları kent fotoğrafları pek çok insan için büyük bir sorun haline gelen ve korkutucu gelişmelere sahne olan ama çeşitliliğin yarattığı şansları da içeren ve gelecekte Asya ile Avrupa arasında pozitif ve negatif manada kentsel dinamiklere yol açacak hızlı bir büyüme yaşayan İstanbul Metropolünü farklı açılardan anlatarak ortak bir sunuma yöneliyor.

Burtynsky’nin bugüne kadar gerçekleştirdiği en iddialı işleri bir araya getiren sergisi, ofis müze yapısıyla alanında bir öncü olan Borusan Contemporary’de. “Aqua Shock: Su Projesi’nden Bir Seçki” adlı sergi insanlığın dünyanın en vazgeçilmez doğal kaynağı olan su ile giderek daha problemli hale gelen ilişkisini ele alıyor. Sanatçı, beş yıl içinde gerçekleşen bu proje kapsamında Meksika Körfezi’nden Ganj Nehri kıyılarına uzanan bir yolculuk yaptı ve gemi mürettebatı, vinç, uçak, uzaktan kumandalı UAS (insansız hava sistemleri), kameralı ve fiberoptik uzaktan kumanda ile donatılmış pnömatik bir direk gibi hayli farklı ve sıradışı ekipmanlar kullandı. Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’nu daha geniş bir kitleye sunmak ve güncel sanatı desteklemek amacıyla kurulan Borusan Contemporary Perili Köşk, bu önemli sergiye ev sahipliği yapacak. Sergi organizasyonu ve dünya genelindeki turu ADMIRA, Milan tarafından gerçekleştirilmektedir. http://www.borusancontemporary.com/

Küba Devrimi’nin lideri Fidel Castro, TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi tarafından Küba Büyükelçisi Alberto Gonzales Casals'ın katılımıyla düzenlenen Fidel Siempre/Daima Fotoğrafları Sergisi’yle anılacak. Mimarlar Odası Sergi Salonu’nda 9 Aralık 2016 Cuma günü saat 18:00-20.00 saatleri arasında açılacak sergi, 16 Aralık 2016 tarihine kadar gezilebilecek.

UNICEF, 2016’da 70. yıldönümünü kutluyor… Dünyanın her yerinde her çocuğun haklarını savunmakla geçen 70 yılı geride bırakıyoruz. Bu süre zarfında UNICEF gelecekleri çatışmalar, krizler, yoksulluk, eşitsizlik ve ayrımcılık nedeniyle tehdit altında olan çocuklara hiçbir zaman desteğini esirgemedi ve onlara daima umut aşıladı. UNICEF’in 70. yıldönümü aynı zamanda her çocuk için daha iyi bir dünya talep etmek ve karşılaştıkları sorunları ele almak için de bir fırsat olarak önümüze çıkıyor. Türkiye’de gerçekleştirilecek olan 70. yıldönümü kutlamaları bu özel fotoğraf sergisi ile başlıyor. Etkinlikte ünlü sanatçıların merceğinden 70 çocuk fotoğrafı sergileniyor: Ara Güler, Coşkun Aral, Nuri Bilge Ceylan, REZA, Sebastian Rich, Tamer Yılmaz, Ozan Sağdıç, Oğuz Sağdıç ve Tuba Büyüküstün. Sanatçıların sergiledikleri eserler her çocuk için umutlarını, dileklerini ve sahip oldukları vizyonu yansıtıyor. www.cermodern.org

“Erkek sanatçı, kadın model” hegemonyasına karşı bir duruş sergilemek isteyen kadıNgözÜyle fotoğraf grubunun, Türkiye’de sergi açma hayalleri KATS Sahne’de gerçekleşiyor! Türkiye’de fotoğraflarını sergileyecek bir salon bulamayan kadıNgözÜyle’nin, erkek modellerin fotoğraflarından oluşan “nü” sergisi, 6 – 20 Aralık 2016 tarihleri arasında Türkiye’de ilk kez KATS Sahne’de sergilenecek.    Fotoğrafçı Niko Guido’nun danışmanlığında kurulan kadıNgözÜyle fotoğraf grubu Türkiye’de bir tabuyu yıktı ve ilk kez, kadınlar bir araya gelerek erkek modellerle “nü”yü yorumladılar. Dört yıl süren çalışmaları sonucunda ortaya çıkan eserlerini Kasım ayı başında Fransa’nın Nancy şehrinde sergileyen grubun en büyük arzusu, bir gün Türkiye’de de fotoğraflarını sergileme izni alabilmekti. Türkiye’de fotoğraflarını sergileyebilmek için sergi salonu arayışında bulunmalarına rağmen hiçbir sergi salonundan olumlu yanıt alamayan kadıNgözÜyle fotoğraf grubuna güzel haber sonunda KATS Sahne’den geldi...