Kartpostallarda İstanbul Suriçi Eminönü,Fatih

Geçmişin haberleşme aracı olarak kullanılan kartpostal, günümüzde araştırmacı ve koleksiyonerler için bilgi ve belge niteliği taşımaktadır. Kartpostallara bu niteliği kazandıran özelliklerden biri de, postadan geçen kartlar üzerindeki pul ve damgalardır. Bir diğer özellik de, bu kartpostallarda dönemin en ünlü fotoğrafçıları tarafından çekilmiş fotoğrafların kullanılmasıdır.

Bu fotoğraflar İstanbul’un abidevi mimari eserlerinden, İstanbul’un gündelik yaşantısına ait ayrıntılara kadar pek çok değerli içeriğe sahiptir. 

Kartpostallarla İstanbul Suriçi Eminönü ve Fatih adlı eser bu semtlerin tarihini konu alan bir giriş yazısı ile Atatürk Kitaplığı’nın zengin kartpostal koleksiyonundan bir seçkiyi içermektedir.  

Fotoğraflar:Atatürk Kitaplığı Koleksiyonu 

Kitabı satın almak için tıklayınız.

Kartpostallarla İstanbul Atölyesi IFSAK'ta

Proje Konusu:
İstanbul ele alınarak işlenecek olan proje çalışmasında, her katılımcıya eski bir İstanbul kartpostalı verilecektir. Katılımcıdan kartpostal üzerindeki görselin aynısını fotoğraflaması istenecektir. Katılımcı kartpostala konu olan semtten fotoğraf üretmeye devam edecektir ve böylece konu özetle İstanbul’un kendisi olacaktır. Katılımcılar isterlerse kartpostal dışında da görsel üreyebileceklerdir. Başka semt görselleri de getirebilecektir. Bunlar da karma sergilenmek üzere bir potada toplanacaktır.

“Levant' ın Gözleri Kartpostal Sergisi

Sergi, Seyhun Binzet'in zengin koleksiyonundan seçilen, 13. yüzyıldan bu yana Avrupalılarca “Levant' adıyla anılan bölgeyi konu alan, 1890 -1920 tarihleri arasında üretilmiş ve büyük bir bölümü postadan geçmiş 240 kartpostaldan yola çıkıyor. Kartpostallar, bugün Suriye, Lübnan ve İsrail sınırları içinde kalan 30'un üstünde yerleşmeden görüntüleri, kentsel ve kırsal yaşamdan kesitleri, bölgenin insanlarını, tarihsel, dinsel ve kamusal yapılarını kapsıyor. 

Serginin amaçlarından biri, yaşadığı en kritik ve dinamik dönemlerden birinde kayda geçirilmiş anlardan yola çıkarak, bölgenin çok kültürlü, çok toplumlu uygarlığından bir kesit sunmak.
Yaklaşık 30 yıllık bir zaman dilimi içinde, o coğrafyada yapılan görsel bir yolculuk gibi düzenlenmiş olan görüntüler, açıklayıcı ve bilgilendirici metinlerle destekleniyor ve günümüz izleyicisinin, serginin içeriğini oluşturan zengin görsel malzemeyi kendi bağlamı içinde algılamasına ve ilişkilendirmesine imkan veriyor.

Düzenleyiciler serginin, her çağda insanlık tarihinin en önemli odaklarından birini oluşturmuş, sayısız mücadele ve tartışmaya konu olmuş bu bölgenin biraz daha iyi bilinmesine katkıda bulunacağına inanıyorlar…

Sergi 18 Ekim-3 Aralık tarihleri arasında Schneidertempel Sanat Merkezi'nde açık olacak.
Sergi programı içinde ayrıca, 01 Kasım Çarşamba saat 18:00 tarihinde düzenlenecek bir panel yer alacak.


Schneidertempel Sanat Merkezi
Bankalar Caddesi, Felek Sokak 1 Karaköy
Bilgi için; Handan Önel
0212 249 0150 

1911-1923 Yılları Kartpostallarında Mustafa Kemal, İstanbul, İşgal ve Kurtuluş

Mustafa Kemal’i kartpostallarda ilk defa, 1910 Picardie Askeri Oyunları’nı konu alan kartlarda görürüz. Sergide, Seyhun Binzet’in kartpostal koleksiyonundan seçilmiş örneklerle, o tarihten başlayıp 1923’te Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar geçen dönemin hikayesi yer alıyor.

Bu sergi umudun, utancın ve coşkunun kartpostal yüzeylerindeki yansımalarının sergisidir.

http://kultursanat.kadikoy.bel.tr

Tarlabaşı'ndan Kartpostallar

PASAJ'da iki günlük bir sergi.
Ziyaret et, oy kullan ve hangisinin kartpostal haline geleceğine karar ver. Seçilen kartpostallar bastırılacak ve ekim ayında projenin ikinci adımını başlatmak üzere İstanbul'daki çeşitli yerlere dağıtılacak.

Photographers / fotoğrafçılar:
Cihan Demiral
Aline Mauch
Peri Sharpe
Erdem Varol
Nikolas Ventourakis

Curators / Küratörler:
Giorgio Caione, Christian Oxenius

Karadenizden Kartpostallar

Fransız fotoğrafçı Mathias Depardon’un objektifinden Karadeniz’in beş ülkesinden fotoğraf sergisi « Karadeniz’den Kartpostallar Mathias Depardon’un fotoğraf kareleri aracılığıyla karmaşık bir bölgenin  gerçekliğini görsel olarak aktarıyor.

2011 yılında Ortadoğu’daki ayaklanmaları haber yaptığı, sert rüzgarlı denizleri aratmayan fırtınalı bir yılın ardından, Fransız fotoğrafçı Mathias Depardon daha şiirsel bir fotoğrafçılık için Karadeniz turuna çıktı. İki ay boyunca beş ülkede yaptığı gezilerden çıkan şiir, özellikle kıyılarını arşınladığı bölge gibi sert engebelerle dolu. Gökyüzü açık olsa da, ufuk dumanlı. Işık saçan ama bir o kadar nevi şahsına münhasır bu deniz, adını ve ününü haletiruhiyesine borçlu.