İstanbul Fotoğraf Galerisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İstanbul Fotoğraf Galerisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cumartesi
İstanbul Fotoğraf Galerisi Sanatçıları Berlin'de
İstanbul Fotoğraf Galerisi sanatçıları İlknur Can, Dincer Dokumcu, Timurtaş Onan, Erhan Şermet, Tuncer Tunç ve Cem Turgay'ın fotoğraflarının yer aldığı ‘Türkiye Blues’ isimli sergi bu yılki European Month of Photography Berlin’de kabul edildi. Sergi açılışı 11 Ekim tarihinde Berlin’in en köklü fotoğraf galerilerinden Fotogalerie Ffriedrichshain'da gerçekleşecek.
Salı
"ZON" Karma Fotoğraf Sergisi İstanbul Fotoğraf Galerisi'nde

Paris’te Buluşma Fotoğraf Sergisi

Eserleri yer alan fotoğrafçılar: Emel Arısan Yöney, Pelin Genç, Gülay Tansu, Özlem Uçarkuş ve Fevzi Yağcı.
Sergide; Paris’in, Pont de Alexander, Notre dame de Paris,Montmartre, Musée Picasso, Musee du Louvre, Saint-Germain-des-Prés gibi yerlerinde çekilmiş toplam 30 fotoğraf yer almaktadır. Fotoğrafçılar Bresson ve Doisneau gibi ustaların izini takip ederek günümüz de azda kalsa, kentin değişmeyen büyüsünü yakalamaya çalıştılar. Kültürel ve tarihi zenginlikleri, romantik ve bohem havasıyla da ünlenen dünyanın en popüler şehirlerinden biri olan Paris’i bilindik turistik yerlerin yanı sıra gündelik yaşama dair karelerinde yer aldığı sergide şehrin hikayesini ve ritmini beş fotoğrafçının gözünden izleyeceğiz.
Fotoğraflar 29 Mart tarihine kadar görülebilir.
Pazar
Sergi:İstanbul'un Sinagogları
İstanbul Fotoğraf Galerisi bünyesinde gerçekleştirilen Alberto Modiano ile İstanbul Sinagogları Atölyesi fotoğrafçılarının eserlerinden oluşan sergi 12 Eylül salı günü saat 19:00’da açılacak. Sergi 30 Eylül tarihine kadar görülebilir.
Günümüz Türkiye’sinde yahudi cemaatinin örf adetleri ile uygulanış biçimleri üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Hahambaşılık kurumu fotoğrafçısı Modiano’nun öğrencileri alınan özel izinle ile atölye süresince; Haydarpaşa, Caddebostan, Kuzguncuk, Ortaköy, Yeniköy, Beyoğlu, Hasköy ve Sirkeci Sinagoglarında çekim yaptılar. Sergide her fotoğrafçıdan fine art koleksiyon kağıdına basılı 5 şer renkli ve siyah beyaz fotoğraf yer alıyor. Ayrıca eylül ayında sergiyle paralel atölyenin yeni dönemi başlayacaktır.
Sergide yer alan fotoğrafçılar : Rafet Akalın, Bige Baykoca Süslü, Beril Baytan, Fethi Baytan, Sibel Çakan, Vanda Kandiyoti Şalom, H. Çağla Mazlum ve Tülin Şahin Safi.
www.istanbul-fotografgalerisi.com
Günümüz Türkiye’sinde yahudi cemaatinin örf adetleri ile uygulanış biçimleri üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Hahambaşılık kurumu fotoğrafçısı Modiano’nun öğrencileri alınan özel izinle ile atölye süresince; Haydarpaşa, Caddebostan, Kuzguncuk, Ortaköy, Yeniköy, Beyoğlu, Hasköy ve Sirkeci Sinagoglarında çekim yaptılar. Sergide her fotoğrafçıdan fine art koleksiyon kağıdına basılı 5 şer renkli ve siyah beyaz fotoğraf yer alıyor. Ayrıca eylül ayında sergiyle paralel atölyenin yeni dönemi başlayacaktır.
Sergide yer alan fotoğrafçılar : Rafet Akalın, Bige Baykoca Süslü, Beril Baytan, Fethi Baytan, Sibel Çakan, Vanda Kandiyoti Şalom, H. Çağla Mazlum ve Tülin Şahin Safi.
www.istanbul-fotografgalerisi.com
Çarşamba
“Borderline” Sergisi İstanbul Fotoğraf Galerisinde

Sergide; M. Cevahir Akbaş, Yasin Akgül, Aslı Çelikel, Bekir Dindar, Dinçer Dökümcü, Çağdaş Erdoğan, Mehveş Leliç, Nazlı Tuhera Moral, Can Tanrıseven, İsmail Tarhan, Furkan Temir ve Erdem Varol’un eserleri yer almakta.
Küratörlüğünü Sennur Onan’ın yaptığı serginin açılışı 5 Mayıs Cuma günü gerçekleşicek. 10 Haziran tarihine kadar görülebilir.
www.istanbul-fotografgalerisi.com
Cuma
Sergi:Mega Şehir İstanbul
İstanbul Fotoğraf Galerisi bünyesinde gerçekleştirilen Timurtaş Onan Fotoğraf Atölyesi Proje grubu fotoğrafçılarının eserlerinden oluşan Mega Şehir İstanbul adlı sergi 21 Mart salı günü saat 19:00’da İstanbul Fotoğraf Galerisi'nde açılıyor.. Sergi 8 Nisan tarihine kadar görülebilir.
İstanbul bir yönüyle eski yaşam tarzını korumaya çalışsada globalleşmenin etkisiyle büyümekte ve modernitenin getirdiği yaşam tarzları şehrin her köşesinde kendini göstermektedir. Fotoğrafçılar; yaklaşık 1 yıl süren bu uzun soluklu proje ile; yüksek tempolu iş ve şehir yaşamını, kentin hareket alanlarını kullanarak fotoğrafladılar.
İstanbul bir yönüyle eski yaşam tarzını korumaya çalışsada globalleşmenin etkisiyle büyümekte ve modernitenin getirdiği yaşam tarzları şehrin her köşesinde kendini göstermektedir. Fotoğrafçılar; yaklaşık 1 yıl süren bu uzun soluklu proje ile; yüksek tempolu iş ve şehir yaşamını, kentin hareket alanlarını kullanarak fotoğrafladılar.
Çarşamba
Sergi:Şehir Üstüne Şehir

Pazartesi
Zagreb Fotoğraf Beşlisi Sergisi İstanbul Fotoğraf Galerisinde

Beş Zagrebli fotoğraf sanatçısının fotoğrafik anlayışı klasik anlamda siyah beyaz fotoğraf disiplinine dayanıyor. Balkanlar ve doğu Bloğu sanatçılarının duyarlı yaklaşımına has eserler salt fotografik anlatımdan öte izleyiciyi kendi yolculuğuna çıkaracak güçlü bir estetik yapıya sahip.
Cuma
Sergi:Işık ve Gölge
Zamanın Kıyısından Günışığı Yansımaları
İstanbul Fotoğraf Galerisi bünyesinde gerçekleştirilen Timurtaş Onan Fotoğraf Atölyesi katılımcılarının fotoğraflarından oluşan “Işık ve Gölge 2016 Seçkisi” adlı sergi 13 Aralık 2016 Salı günü saat 19:00’da galerimizde açılıyor. Sergi 07 Ocak tarihine kadar görülebilir.
Sergide her fotoğrafçıdan fine art koleksiyon kağıdına basılı 2 şer siyah/beyaz fotoğraf yer alıyor. Ayrıca sergi kitabında her fotoğrafçıdan dörder eser yer almaktadır.
Sergide yer alan fotoğrafçılar : Rafet Akalın, Gürkan Akıncı, Emel Arısan Yöney, Pınar Ballıkaya, Bige Baykoca Süslü, Beril Baytan, Fethi Baytan, Sinem Büte, Didem Büte Bahçecik, Caner Bostancı, Gürkan Emecan, Kaan Gürsal, Meltem İnanç, Vanda Kandiyoti Şalom, Seyhan Kırca, Mert Kitapçı, Niso Maçoro, Okan Özbilen, Erdal Seyhan, Tania Sisa, Nesrin Şahin, Tülin Şahin Safi, Esra Tunçel Akalın, Özlem Uçarkuş, Mümtaz Uysal, Hülya Üçpınar, Seda Welsh, Güneş Yalkın ve Aslıhan Yoğurtçu
“Fotoğraf, zamanın dikkat ve harmonisi, ışık ve gölgenin kombinasyonudur” diyen Edouard Boubat’dan, “Ben insanlardan başka bir şey fotoğraflamıyorum ve bunu belirli bir şekilde yapıyorum, genellikle ters ışıkta” diyen Sebastiao Salgado’ya kadar bir çok usta, “kalemi yerine ışığı kullanan bir şair gibi” belgesel tadında insan hikayeleri anlatan fotoğraflar ortaya koymuştur.
Timurtaş Onan Işık ve Gölge Atölyesi katılımcıları bu kez siyahı, beyazı, lekeyi ve ışığı büyülü bir şekilde kullanarak, geçmişin ve bugünün ustalarına yaraşır güzellikte fotoğraflar çektiler. Yaşanmakta olan her anın tükenip solduğu bir zamanı kaydederek düşsel bir imgeye dönüştürmeye ya da en sade ifadeyle “anı yakalamaya” çalıştılar. Grubun fotoğraflarında, varlığından haberdar dahi olmadığımız, akıp giden zamanın kıyısındaki insanları kimi zaman bulutların, sislerin, ağaçların ve dalların arasından; kimi zaman dar mekanların, atölyelerin tozlu pencerelerinden sızan ışığın içinden, görsel bir metafor olarak algılıyoruz.
Bazıları oldukça zengin, ayrıntılı bir figür dünyası; bazılarıysa gayet sade ve şık yansımalar olarak karşımızda. Fotoğraflar, büyük kent yaşamının kaosunda ayrı hayatlar sürdüren insanların, birbirine dokunan öyküleri üzerinden, olan biteni acısı ve güzelliğiyle içtenlikle anlatırken, dünyaya ve insana dair dokunaklı bir panoramada, gündelik yaşamdan tarihi detaylara kadar uzanan pek çok uç ahenk içinde birbirine dolanmış. Bu birliktelikten de hayatın gerçekleri olarak, karşımıza küçük insan hikayeleri ortaya çıkmış.
Timurtaş Onan’ın sürekli kalite arayışı ve son dokunuşlara özenli yaklaşımı ile oluşturulmuş bu seçkide, fotoğrafçılar bitmek bilmeyen enerjileri ve geleceğe dönük yeni bakış açılarıyla zamanın ruhunu yakalamayı başarıyor.
İstanbul Fotoğraf Galerisi bünyesinde gerçekleştirilen Timurtaş Onan Fotoğraf Atölyesi katılımcılarının fotoğraflarından oluşan “Işık ve Gölge 2016 Seçkisi” adlı sergi 13 Aralık 2016 Salı günü saat 19:00’da galerimizde açılıyor. Sergi 07 Ocak tarihine kadar görülebilir.
Sergide her fotoğrafçıdan fine art koleksiyon kağıdına basılı 2 şer siyah/beyaz fotoğraf yer alıyor. Ayrıca sergi kitabında her fotoğrafçıdan dörder eser yer almaktadır.
Sergide yer alan fotoğrafçılar : Rafet Akalın, Gürkan Akıncı, Emel Arısan Yöney, Pınar Ballıkaya, Bige Baykoca Süslü, Beril Baytan, Fethi Baytan, Sinem Büte, Didem Büte Bahçecik, Caner Bostancı, Gürkan Emecan, Kaan Gürsal, Meltem İnanç, Vanda Kandiyoti Şalom, Seyhan Kırca, Mert Kitapçı, Niso Maçoro, Okan Özbilen, Erdal Seyhan, Tania Sisa, Nesrin Şahin, Tülin Şahin Safi, Esra Tunçel Akalın, Özlem Uçarkuş, Mümtaz Uysal, Hülya Üçpınar, Seda Welsh, Güneş Yalkın ve Aslıhan Yoğurtçu
“Fotoğraf, zamanın dikkat ve harmonisi, ışık ve gölgenin kombinasyonudur” diyen Edouard Boubat’dan, “Ben insanlardan başka bir şey fotoğraflamıyorum ve bunu belirli bir şekilde yapıyorum, genellikle ters ışıkta” diyen Sebastiao Salgado’ya kadar bir çok usta, “kalemi yerine ışığı kullanan bir şair gibi” belgesel tadında insan hikayeleri anlatan fotoğraflar ortaya koymuştur.
Timurtaş Onan Işık ve Gölge Atölyesi katılımcıları bu kez siyahı, beyazı, lekeyi ve ışığı büyülü bir şekilde kullanarak, geçmişin ve bugünün ustalarına yaraşır güzellikte fotoğraflar çektiler. Yaşanmakta olan her anın tükenip solduğu bir zamanı kaydederek düşsel bir imgeye dönüştürmeye ya da en sade ifadeyle “anı yakalamaya” çalıştılar. Grubun fotoğraflarında, varlığından haberdar dahi olmadığımız, akıp giden zamanın kıyısındaki insanları kimi zaman bulutların, sislerin, ağaçların ve dalların arasından; kimi zaman dar mekanların, atölyelerin tozlu pencerelerinden sızan ışığın içinden, görsel bir metafor olarak algılıyoruz.
Bazıları oldukça zengin, ayrıntılı bir figür dünyası; bazılarıysa gayet sade ve şık yansımalar olarak karşımızda. Fotoğraflar, büyük kent yaşamının kaosunda ayrı hayatlar sürdüren insanların, birbirine dokunan öyküleri üzerinden, olan biteni acısı ve güzelliğiyle içtenlikle anlatırken, dünyaya ve insana dair dokunaklı bir panoramada, gündelik yaşamdan tarihi detaylara kadar uzanan pek çok uç ahenk içinde birbirine dolanmış. Bu birliktelikten de hayatın gerçekleri olarak, karşımıza küçük insan hikayeleri ortaya çıkmış.
Timurtaş Onan’ın sürekli kalite arayışı ve son dokunuşlara özenli yaklaşımı ile oluşturulmuş bu seçkide, fotoğrafçılar bitmek bilmeyen enerjileri ve geleceğe dönük yeni bakış açılarıyla zamanın ruhunu yakalamayı başarıyor.
Cumartesi
Sergi:İstanbul'da Hanlar

İstanbul’un keşmekeşinde kaybolmaya yüz tutmuş bu tarihi mekanlar, değişime karşı direnmekte ve birbirlerine omuz vererek ayakta durmaya çalışmaktadır. Geçmişin izinde, tarihin ışığında asırları aşıp günümüze ulaşan, zanaatkarlarını hala çalışırken görebildiğimiz, insanları, meydanları, çarşıları ve ağır yükleri taşıyan hamallarıyla yaşamaya devam ediyorlar.İşte bu noktada, tarihi sorumluluğu paylaşma duyarlılığı gösteren Timurtaş Onan, yok olmanın eşiğindeki bu tarih ve kültür mirasını yaşatmak ve geleceğe taşımak için, 2 yıllık bir fotoğraf projesi oluşturdu. Program dahilinde her yıl 3-4 grup ile çalıştı.
Pazartesi
Haşim Akgün'ün Başlangıç Sergisi İstanbul Fotoğraf Galerisinde
İstanbul Fotoğraf Galerisi 29 Haziran – 20 Temmuz tarihleri arasında genç fotoğraf sanatçısı Haşim Akgün’ün Başlangıç adlı ilk sergisini sunuyor.
Sergide birbirine etkiler zinciri ile bağlı üç farklı çalışma görmekteyiz. Başlangıç olarak kadın ve erkek bedenlerinin tüm cinsel kimliklerinden sıyrılarak, bulundukları ortamın sesiz doğal nesneleri haline dönüştüğünü görüyoruz. Sanatçı vucutları fotoğrafın merkezine alarak birer heykele dönüştürüyor. Seride bulunan diğer fotoğraflarda ise değişen kentsellik süreçte, ekonomik işlevini ve üretime katkısını tamamlamış mekânların fiziksel varlığında yaşama dair izlerini keşfediyor, yüzeylerde gezinerek “var ve yok” oluşunu gözlemliyoruz. Son olarak büyük boşlukların içinde yer alan imgeler ile süreklilik içinde küçük molalar verip, rahatlıyoruz.
Sergide bulunan eserlerin baskıları, alternatif tekniklerinden “Van Dyke “ güneş baskısı olarak da bilinen yöntemle gerçekleştirmiştir.
Sergide birbirine etkiler zinciri ile bağlı üç farklı çalışma görmekteyiz. Başlangıç olarak kadın ve erkek bedenlerinin tüm cinsel kimliklerinden sıyrılarak, bulundukları ortamın sesiz doğal nesneleri haline dönüştüğünü görüyoruz. Sanatçı vucutları fotoğrafın merkezine alarak birer heykele dönüştürüyor. Seride bulunan diğer fotoğraflarda ise değişen kentsellik süreçte, ekonomik işlevini ve üretime katkısını tamamlamış mekânların fiziksel varlığında yaşama dair izlerini keşfediyor, yüzeylerde gezinerek “var ve yok” oluşunu gözlemliyoruz. Son olarak büyük boşlukların içinde yer alan imgeler ile süreklilik içinde küçük molalar verip, rahatlıyoruz.
Sergide bulunan eserlerin baskıları, alternatif tekniklerinden “Van Dyke “ güneş baskısı olarak da bilinen yöntemle gerçekleştirmiştir.
Çarşamba
Sergi:Haliç ve Semtleri

Bereketli toprakları, bol balık, tatlı su dereleri ve şeklinden dolayı “Altın Boynuz” ismi bereket sembolü anlamında verilmiştir.
İstanbul’un tarihsel yarımadasıyla Beyoğlu semtlerini birbirinden ayırır. Haliç’in iki kıyısında Eminönü, Unkapanı, Cibali, Fener, Balat, Ayvansaray, Defterdar, Eyüp, Alibeyköy, Kâğıthane, Silahtarağa, Sütlüce, Halıcıoğlu, Hasköy, Kasımpaşa, Karaköy semtleri yer alır.
Eyüp’teki Eyüp Sultan Türbesi ve Camisi, Pierre Loti Kahvesi, Fener’deki Rum Ortodoks Patrikhanesi, Bulgar Kilisesi, Aya Yorgi Kilisesi, Tekfur Sarayı, Cibali’deki Gülbaba Camisi, Balat’taki Surp Hiresdagabet Kilisesi vb tarihsel ve dinsel yapılar, tersaneler …
Haliç’in şekli yukarıdan bakınca gerçekten de bir boynuza benzemektedir. Eğer bir bahar ya da yaz günü, güneş doğarken Pierre Loti tepesinden Haliç’e bakarsanız, nasıl altın gibi parladığına şahit olursunuz. Altın boynuz adının buradan geldiği de iddia edilmektedir. “
Haliç ve Semtleri için yazılanlar bunlardı…
Perşembe
Alptekin Baloğlu ile Denizi Anlamak

Bir balığın gözünden İstanbul’a baktığında neler görüyor? Doğu illerimizde denizle hiç tanışmamış 27.000 çocuğa denizi nasıl tanıttı?
Fotoğraflar ve şaşırtıcı bilgiler eşliğinde sizler de denizi daha yakından tanıyacaksınız.
13 Mayıs 19:30
www.istanbul-fotografgalerisi.com
Cumartesi
Söyleşi" Mahzen Photos ile Şehir Günlükleri
Mahzen Photos fotoğrafçıları, Şehir Günlükleri adlı sergisinde yer alan fotoğraf serileri hakkında, Erhan Şermet moderatörlüğünde gerçekleştirecekleri söyleşi ile İstanbul Fotoğraf Galerisi'nde.
Mahzen Photos, 2013 yılında, belgesel fotoğraf alanında üretimlerini ortaklaştırma, birlikte üretme ve dayanışma fikriyle bir araya gelen fotoğrafçılar tarafından kuruldu. Zamana tanıklık etme ve toplumsal bilincin oluşması açısından, fotoğrafın önemli bir güce sahip olduğu düşüncesiyle, belgesel alanında üretim yapan kolektif bir fotoğraf oluşumudur. Mahzen Photos fotoğrafçıları kolektif oluşumlarını: “Gerçeklik algısının, hakim sınıflar tarafından üretilip toplumsal alt sınıflar içinse esas anlamının hiçleştirildiği bir sistemde, buna paralel olarak yaşamı estetize etmek üzerine kurulmuş bir fotoğraf mecrasında ’sanatçı, statü ,etiket’ kavramlarıyla ilişki kurmadan, bağımsız, gerçeğe tanıklık eden, hayatı ve toplumsal yaşamı anlama ve anlatma pratiği olarak‘’ değerlendiriyorlar.
Mahzen Photos, 2013 yılında, belgesel fotoğraf alanında üretimlerini ortaklaştırma, birlikte üretme ve dayanışma fikriyle bir araya gelen fotoğrafçılar tarafından kuruldu. Zamana tanıklık etme ve toplumsal bilincin oluşması açısından, fotoğrafın önemli bir güce sahip olduğu düşüncesiyle, belgesel alanında üretim yapan kolektif bir fotoğraf oluşumudur. Mahzen Photos fotoğrafçıları kolektif oluşumlarını: “Gerçeklik algısının, hakim sınıflar tarafından üretilip toplumsal alt sınıflar içinse esas anlamının hiçleştirildiği bir sistemde, buna paralel olarak yaşamı estetize etmek üzerine kurulmuş bir fotoğraf mecrasında ’sanatçı, statü ,etiket’ kavramlarıyla ilişki kurmadan, bağımsız, gerçeğe tanıklık eden, hayatı ve toplumsal yaşamı anlama ve anlatma pratiği olarak‘’ değerlendiriyorlar.
Pazartesi
Şehir Günlükleri İstanbul Fotoğraf Galerisinde

Cumartesi
“Hayaller ve Hezeyanlar” İstanbul Fotoğraf Galerisi'nde

Kurgusal kompozisyonları ile karşımıza çıkan iki sanatçı Cem Turgay ve Tuncer Tunç’un en belirgin ortak özelliği; işleri ile karanlık alanlara dokunmaları ve bizi de o alana davet etmeleri.
Günümüzde yaşanan trajediler, ekonomik ve politik sistemin dayatmaları sonucu ortaya çıkan yabancılaşma etkisini fotoğraflarına taşıyan her iki sanatçı eserlerinde düşlerini yorumlarken gerçekliği sorguluyor, korkularını, hezeyanlarını, travmalarını kışkırtıcı ve akılları meşgul eden bir biçimde ifade ediyorlar.
Perşembe
Sadık Demiröz'ün Dünyevi Hikayeler Sergisi İstanbul Fotoğraf Galerisinde

Gerçeküstü görüntüler elde etmek için, hayatın yansıması diyebileceğimiz “ fotoğrafik gerçekliği ” bir malzeme olarak kullanıyorum. Benim anlayışıma göre, fotoğrafik görüntüler, yaşamda yaptığım bağlantılar, tecrübe kazandığım birliktelikler ve yaşadığım ilişkilerimin bir görsel kolleksiyonudur. Fotoğraf görsel olarak, bilinçli yada bilinç dışı, karmaşık, soyut ve düşünsel kavramları ifade edebilir. Surrealism, Popart, Postmodernism, gibi sanat akımları, Marsel Dushamp, Andy Warhol, Starn Twins, Joel Peter Witkin, Mehmet Siyah Kalem, Yunus Emre gibi sanatçılar benim gelişim sürecime büyük etkileri olmuştur. Benim sanatsal görüşüm insan tecrübelerini vurgular. İlgili yada ilgisiz görüntüleri katmanlar oluşturarak birleştirmek zihnimde var olan soyut gerçekleri oluşturmama olanak sağlar. Fotoğraflarımı yalnızlık ve izolasyon duygularını ifade etmek için kullanırım. Ayrıca konunun mizahi yada üzücü taraflarınıda göstermeye çalışırım. Fotoğraf hayatın gerçeklerini bir ayna gibi yansıtabilir fakat unutmayalım ki keşfedeceğimiz kendi dünyamız bildiğimiz bize öğretilen gerçeklerden daha gerçek olabilir.
Pazar
Imre Szabo, İstanbul Fotoğraf Galerisi’nde.

Serginin küratörlüğünü Timurtaş Onan yapıyor.
Cuma
Stanko Abadzic Seçkisi İstanbul Fotoğraf Galerisinde
Fotoğraf sanatının Balkanlar’da ki en önemli temsilcilerinden biri olarak kabul edilen ve eserleri Avrupa ve Amerika’da birçok galeri tarafından koleksiyonlara kazandırılan Hırvat fotoğrafçı Stanko Abadzic farklı dönemlerde üretilmiş seri çalışmalarından bir seçki.
Stanko Abadzic ile eski güzel günlere özlem
1991 yılında Yugoslavya’da iç savaş başlayınca ülkesini terk etmek zorunda kalan Stanko Abadzic Almanya’da yaşamaya başlar. Bu dönemde göçmenlik bürosunun sıkı denetimi ve birçok farklı işte çalışarak yaşam mücadelesi verir. Bu süreç 95 yılının güneşli bir gününde Prag’a taşınmasıyla başka bir boyut kazanır. Şehrin enerjisi ile fotoğraf çalışmalarına ağırlık verir.
Stanko Abadzic ile eski güzel günlere özlem
1991 yılında Yugoslavya’da iç savaş başlayınca ülkesini terk etmek zorunda kalan Stanko Abadzic Almanya’da yaşamaya başlar. Bu dönemde göçmenlik bürosunun sıkı denetimi ve birçok farklı işte çalışarak yaşam mücadelesi verir. Bu süreç 95 yılının güneşli bir gününde Prag’a taşınmasıyla başka bir boyut kazanır. Şehrin enerjisi ile fotoğraf çalışmalarına ağırlık verir.
Pazartesi
Geziyi Hatırlamak Belgeseli İstanbul Fotoğraf Galerisi'nde
![]() |
Tarih & Saat:18 Nisan 2015 17:30:00
www.istanbul-fotografgalerisi.com
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Yılın Basın Fotoğrafları" Yarışmasında Ödüller Sahiplerini Buldu
Türkiye Foto Muhabirleri Derneği (TFMD) tarafından 40 yıldır aralıksız olarak düzenlenen “Yılın Basın Fotoğrafları” yarışmasının 2024 sonuçl...
