Foto Gaste

Arbella Makarna , kurumsal kimliğini sosyal sorumluluk ve sanatsal projelerle de pekiştirmek üzere çıktığı yolda her yıl olduğu gibi bu yıl da fotoğrafla ilgilenen herkese kucak açıyor.  Arbella Makarna 2. Uluslararası Fotoğraf Yarışması  insan yaşamının en önemli olgusunun sağlık ve sağlıklı beslenebilmek olduğu doğrusundan yola çıkarak tarladaki hasattan mutlu ailelerin sofralarına, toprağın bereketinden çiftçilerin alın terine emeğin, üretimin ve hayatın tadının en güzel karelerini fotoğraf sanatçılarının vizöründen topluma taşımayı hedeflemekte. Damakların evrensel lezzeti makarna ile yaşamın evrensel dili sanatı birleştirerek fotoğrafa olan ilginin artmasını ve duyguların sanat yolu ile aktarılmasının gücünü desteklemeyi hedefleyen yarışma FIAP, UPI ve TFSF gibi üç büyük, ciddi ve referans kabul edilen kuruluşlarının onayı ile düzenlenmekte. Yarışma fotoğraf çekmekten zevk alan ve hayatın tadını kendi vizöründen yansıtmak isteyen herkese açık. Son katılım tarihi  ...

D aire Galeri, 1 Kasım – 1 Aralık tarihleri arasında Dilay Koçoğulları’nın “Mikro-Makro Kozmos: Algının Uyumu” isimli fotoğraf sergisine ev sahipliği yapıyor. Dilay Koçoğulları, " Mikro-Makro Kozmos" isimli fotoğraf serisinde, çeşitli laboratuvarlardan edindiği mikroskobik görüntüler ile günlük hayatta sıklıkla karşılaştığımız ama çoğunlukla farkına varamadığımız nesnelerin birbirlerine olan şaşırtıcı benzerliklerinden yola çıkıyor.  Diptik olarak sergilediği çalışmalarında, estetik ve kavramsal bağlamı bir arada sunarken, gözle görülemeyen ile görülebilenin, küçük ile büyüğün arasındaki mucizevi uyumu  gözler önüne seriyor. Sanatçının Güzel Sanatlar eğitiminden önce Biyoloji lisansını tamamlamış olması da serinin çıkış aşamasında önemli bir rol oynuyor.  Nebula patlaması ile insan hücre yapısının neredeyse birebir benzerlikleri ya da bir ağacın kabuğu, kaplumbağanın sırtı, masanın dokusu, kalabalık bir insan topluluğunun uzaktan görüntüsünün çeşitli mikroskobi...

Elipsis Galeri, ünlü Alman fotoğraf sanatçısı Olaf Otto Becker ' in Türkiye’deki ilk solo sergisi olan “Sıfır Noktası Üzerinde” 1 Kasım - 14 Aralık tarihleri arasında ev sahipliği yapacak. Becker’in sergideki görkemli işleri Grönland’in yüzeyinde eriyen buzulları kapsamaktadır. Olaf Otto Becker’in fotoğraflarının başlangıç noktası, ekolojik ve çevresel endişeleridir. “Sıfır Noktası Üzerinde” serisinde doğanın üstünlüğünü ve görkemini, aynı zamanda acımasızlığını da Grönlend’in etkileyici ve dingin manzaralarında yakalamaktadır. Küresel ısınma sonucunda buzulların erimesiyle oluşan 4 nehrin kordinatlarını takip edip 450 gün yürüyerek belgeleyip haritasını oluşturur. Olaf Otto Becker, -30 C aşırı soğuk ve zorlayıcı hava şartlarında büyük format, 20x25 kamerası ile ustalığını, direncini ortaya koyar ve doğanın gücünü müthiş bir güzellik ve dinginlikle ortaya koymasını sağlamaktadır. Ortaya çıkan olağanüstü görüntüler ise insanoğlunun doğa karşısında ne kadar savunmasız oldu...

''İçe Yolculuk” temalı 23. İstanbul Fotoğraf Günleri, 1 Kasım 2012 Perşembe günü saat 19:00 da Cumhuriyet Sanat Galerisi salonlarındaki sergi açılışlarıyla fotoğraf severler ile buluşuyor. Cumhuriyet Sanat Galerisi Salonları “Yedi Renk”, “Liselerle Çalışma” ve “Deneysel” temalarıyla 18 salonda sergi alırken, “Orkestra” temalı çalışma proje ekibinin çektiği fotoğraflardan oluşuyor. İFSAK 23. Fotoğraf Günleri etkinliği Kasım ayı boyunca AKSANAT ve İFSAK salonlarında yapılacak söyleşi ve gösterilerle devam edecek.  Yılların verdiği birikim ve deneyim ile İFSAK Yönetim Kurulu tarafından tasarlanan ve İFSAK üyelerine duyurularak proje haline getirilen DENEYSEL, YEDİ RENK, KAVRAMSAL, BELGESEL ve ORKESTRA temalı çalışmalar 23. İstanbul Fotoğraf Günleri programının temelini oluşturmaktadır. DENEYSEL projesi ile sürrealist fotoğraflar yaratılmakta, YEDİ RENK projesinde renklerin anlamları Siyah/Beyaz fotoğraflar ile aktartılmaya çalışılmakta, Ufuk Duygun'un "Sahibin...

Fotoğrafa ilgi duyma ve akabinde foto muhabiri olma sürecinizden bahsedebilir misiniz? Lise çağında insan sınıf çelişkileri içerisinde büyüdüm, köyde domates ekmiştik domatesçi tüccar emeğimizin karşılığını ödemedi. Bu olay benim çok zoruma gitmişti ve ilk sınıf çelişkisini öyle yaşamıştım. Sonrasında lisede gazeteci olmaya ve toplumsal duyarlılık içerisinde kamusal yarar adına bir iş yapmaya karar vererek Ankara Basın Yayın bölümünü birinci tercih seçtim. Akabinde okula başladım ve burada sosyal politika alanında çalışmaya başladım. Köy-Koop ve çeşitli sendikalarda aktif olarak çalıştım. Köy-Koop sendikası o dönemin DİSK gibi kırsal kesimin örgütlendiği bir yerdi. Köy-Koop sendikasında Sinan Çetin ve Celal Ertem fotoğrafla ilgileniyorlardı. O dönemde de fotoğraf dersi alıyorduk onlar (Celal Erten ve Sinan Çetin) ayrılınca fotoğraf işi bana kaldı. Daha sonra fotoğrafın kendimi en iyi ifade edebildiğim araç olduğunu fark ettim. O dönemde hazırladığımız afiş ve pankartlard...