Foto Gaste

1987 İstanbul doğumlu Hülya Cömert fotografik hikayesini şöyle özetlemiş; Lisede Kodak marka kompakt bir makineyle başladım diyebilirim fotoğrafa. Fakat ilkokuldayken ansiklopedilerden okuduğum karanlık odayla ilgili yazılanlar, olayı bihayli büyülü kılıyordu benim için. Hatta o zamanlar gazeteci olmak gibi bir düşünce bile vardı kafamda, sırf film banyo etmeyi öğrenebilmek için.  Fakat öğrenimimi Dumlupınar Üniversitesi’nde Maliye bölümünde tamamladım. Tabii bu durum beni fotoğraftan uzaklaştırmadı. Mezun olduktan sonra önce dijitalle sonra tekrar analogla devam ettim fotoğraf çekmeye. Birçok insan, bir şeyler anlatmak, anlaşılmak için bir şeylere sarılır. Ama ben fotoğraf çekmeyi daha çok bisiklete binmeye benzetiyorum. Pedallamaya devam ettiğim sürece nefes alabileceğimi düşünüyorum. https://www.behance.net/hulyacomert

x-ist, 6 Mart - 29 Mart, 2014 tarihleri arasında Ahmet Polat’ın “The Other Kemal” başlıklı fotoğraf sergisine ev sahipliği yapıyor. x-ist’te 2005 yılında “Değişim Yönünde”, 2006 yılında “Sadece Davetliler” adlı kişisel sergilerinin ardından Hollanda, Avusturya, Brezilya gibi dünyanın birçok yerinde yapıtlarını sergileyen Polat, kısa bir aradan sonra tekrar yerel izleyiciyle buluşuyor.   Ahmet Polat , kariyerinin en önemli projelerinden biri olan, 2006-2012 yılları arasında Türkiye’nin dört bir yanına giderek Türkiye’deki gençliği fotoğrafladığı, Kemal’s Dream başlıklı fotoğraf serisini toplumsal ve kişisel tarihini harmanladığı yepyeni bir seçki ile ortaya çıkartıyor. “The Other Kemal” başlığı altında toplanan yapıtlar, Polat’ın fotoğrafladığı insanlarla olan ilişkisinden yola çıkarak gerçek ve fotoğrafa yansıtılan kimlikler arasındaki farka değiniyor.

Fotoğrafçı Mehmet Turgut ; Aydın Boysan, Ara Güler, Şebnem Sönmez, Mustafa Alabora, Yetkin Dikinciler, Zeynep Oral, Rutkay Aziz, Erdal Beşikçioğlu ve Leman Sam’ı “Âlâ Portreler” sergisi için fotoğrafladı! Usta olabilmek için gereken 3 kavram, zaman, sabır ve sadakat hakkında görüşlerini anlatan 9 usta ismin video ve portelerinin yer alacağı “Âlâ Portreler” sergisinden elde edilecek gelir ise, Oyuncular Sendikası aracılığı ile sinema emekçilerine aktarılacak.

Beyoğlu Belediyesi Sanat Galerisi,  25 Şubat-08 Mart 2014 tarihleri arasında Süleyman Gündüz & Uğur Günyüz ‘Birikim’ fotoğraf sergisine ev sahipliği yapıyor! Yaşamımız boyunca birçok şeyi görür, okur ve dinleriz. Tümünü hafızamıza kaydederiz. Zaman biriktirdiklerimizin bir kısmını erozyona uğradır. Kaybetme korkusu belirince kayıt altına almaya çalışırız.  Kayıt altına almak üç evrede gelişir. Bildiklerimizi ya konuşma yöntemiyle başkalarına anlatarak dilden dile nesilden nesile sözel aktarılmasını veya yazarak yüzlerce yıl korunmasını sağlarız. Üçüncü yol ise görsel olarak kayıt altına almaktır. Fotoğraf, resim, karikatür, heykel, minyatür, gravür ve sinema… görselliğin dilini oluşturur. Fotoğrafçılar için sınır ve yabancı tanımı yoktur. Bilinmeyen coğrafyalar ve yüzler deklanşöre bastığımız andan itibaren kendimize dönüşür.  Fotoğrafçı bazen bir gezgin, bazen de haber peşinde koşan bir muhabirdir. Bizlerde an...

Fotoğraf: Hakan Öge Dağ Kültürü Derneği tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Dağ Filmleri Festivali vesilesiyle Fransız Kültür Merkezi doğa temasına adanmış bir fotoğraf sergisine ev sahipliği yapıyor. Doğa fotoğrafı konusunda uzman pek çok fotoğraf sanatçısının yer aldığı sergide ziyaretçiler Türkiye’nin çeşitli yerlerinde çekilmiş kareler eşliğinde farklı bir yolculuğa çıkacaklar. Sergide yer alan fotoğraflar, insanın doğa ile kurduğu yakın ilişkiyi çarpıcı bir şekilde anlatıyor.

Fransız Kültür Merkezi, Kızılay’da bulunan yeni şubesinin resmi açılışı vesilesiyle, Paris temalı bir fotoğraf sergisi düzenlemektedir. Bu  fotoğraflar, 2013 yılının yazında, iki ay boyunca Paris’te kalan, bu şehire aşık olan, genç bir türk öğrencisinin hayranlığının ve tutkusunun bakışları altında, bir meyve sepeti tadında sizi güzel bir yolculuğa davet ediyor.  ÖYKÜ ÖZÇELİK  1994 Ankara’da doğan Öykü ÖZÇELİK,  fransızca öğrenmeye 7 yaşında Ankara Özel Tevfik Fikret İlköğretim Okulu’nda başlar. 12 yıl sonra, Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne başladığında, fransızcayı yavaş yavaş unutmuş olduğunun farkına varır ve  bu sebeple 2013 yılı yazında iki aylığına Paris’e gider.

Haydarpaşa Garı, İstanbul’a hiç ayak basmamış insanlar için bile Yeşilçam filmlerinde, başrol oyuncusunun tahta bir bavulla, İstanbul’a gelip, buharlı bir trenden Haydarpaşa Garı’nda inip, o muhteşem kapısından şaşkın şaşkın kente, denize baktığı ve ardından ağır ağır mermer merdivenlerinden indiği sahne ile hafızalardadır. İki Alman mimar Otto Ritter ve Helmuth Cuno tarafından hazırlanan projenin inşaatında Alman ustalar ile birlikte İtalyan taş ustaları da çalışmıştır. Neoklasik Alman Mimarisi’nin en güzel örneklerinden biri olan Haydarpaşa Gar binası 100 yaşını çoktan gerilerde bırakmış, tarihsel ve kültürel miras niteliğinde olup, İstanbul II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 21.08.1997 tarih ve 4542 sayılı kararla “1. Sınıf Korunması Gereken Yapı” olarak tescil edilmiştir.