Cuma

Sergi:Kentsel Dönüşen İstanbul

Doğal sınırlarının Karadeniz, Marmara ve Boğaziçi ile belirlendiği, yerleşimin İzmit ve Tekirdağ sınırlarına kadar dayandığı, arsa fiyatlarının çok yüksek olduğu, nüfusun 20 milyona ulaştığı bir kentte, en ciddi sorunlardan birisinin konut olması kaçınılmaz. Zaten her zaman varolan konut ihtiyacını karşılamak için denetimsiz yapılan binalar, imar afları derken çarpık yapılaşma, yetersiz altyapı kent yaşamını her gün daha zor hale getirmişti. 

Bu sorunların üzerine 17-Ağustos-1999 tarihinde yaşanan Gölcük merkezli depremin İstanbul üzerine olan etkileri, tüm gözleri yakın gelecekte beklenen İstanbul merkezli depremin olası tehlikelerine çevirdi.

Başlangıçta amaç deprem hasarlı ve deprem riskli olan binaların yıkılması ve orada yaşayan insanların güvenli binalar yapılarak koruma altına alınmasıydı. Bu sosyal amaç ile başlayan proje kısa süre içerisinde, şehir içinde artık arsa bulamayan büyük, küçük tüm inşaat firmalarının iştahını kabarttı. Eski binalar yıkılırken, bölge yaşayanlarının barınabileceği konutlar yerine çok lüks konutlar yapılmaya başlandı, Bölge sakinleri Kentin yeni varoşlarına göç etmeye zorlandı. Ülke ekonomisindeki durgunluk devam ederken İnşaat sektörünün ve sektöre bağlı yan sanayilerin hareketlenmesi Hükümetler tarafından desteklendi.


Bu bilgilerin ışığında İFSAK Proje Grubu ile öncelikle kamuda pilot bölge olarak seçilen Fikirtepe de çalışmalara başlandı, Devam eden süreçte farklı ilçelere gidildi. Proje kapsamında İstanbul genelinde grup olarak 8 gezi yapıldı. Proje katılımcıları kendi organizasyonları ile ayrıca geziler yaptılar. Binlerce kare fotoğraf çekildi. Amaçlanan, eski yaşamı veya yeni yaşamı yermek veya yüceltmek değil, Kentsel Dönüşümün hedeflerini, uygulanma yöntemlerini, çarpıklıkları, mağduriyetleri vurgulamak. Gezileri esnasında, semt sakinleri, inşaat çalışanları ve esnaf ile sohbetler edildi. Konu ile ilgili bilgilenmeler arttıkça çekilen fotoğraflar daha sosyal ve etkileyici oldu. Tüm fotoğraflar öncelikle teknik ve kompozisyon olarak değerlendirildi, Proje konumuz ile ilgili olanlar arasından seçilen bu fotoğraflar kitaba dahil edildi.

Sonuç olarak proje; yaklaşan depreme halen hazırlıklı olamayan bir kentin, uzun ve sancılı bir kabuk değiştirmesinin, 9 ay gibi çok kısa bir döneminin görsel olarak  belgelenmesiydi. Bu kitapçık, çok değil 5-10 yıl sonra geçmiş yaşamın tüm izlerinin silindiği bu bölgelerde buruk bir nostalji yaşatacak.
(2 Aralık 2017)

http://www.ifsak.org.tr/

Hiç yorum yok:

Yılın Basın Fotoğrafları" Yarışmasında Ödüller Sahiplerini Buldu

Türkiye Foto Muhabirleri Derneği (TFMD) tarafından 40 yıldır aralıksız olarak düzenlenen “Yılın Basın Fotoğrafları” yarışmasının 2024 sonuçl...