Fotoğraf bir kanı değildir. Yoksa öyle midir?*
Fotoğraf günümüzde hala görsel sanat dalları içerisinde en üvey çocuk muamelesi göreni. Hepimizin dijital kameralar, hatta o kadar uzağa gitmeye gerek bile yok, akıllı telefonlara sahip olduğu, Photoshop ya da Instagram filtreleri ile haşır neşir yasadığı bu çağda hepimiz “fotoğrafçılığa” kolayca soyunabiliriz. Hepimizin içinde bir Instagram fenomeni olma potansiyeli yatıyor ya da en azından böyle inandırılıyoruz. Bunu ben de yaparımcılık anlayışının hakim olduğu, insanların gördüğünü anında bir “click” ile ölümsüzleştirdiğini zannederken çarcabuk tükettiği bir çağda fotoğrafa sanat olarak aslında her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
Fotoğrafın, vizörden görüneni kaydetme ya da klasik tabiri ile “anı yakalama” ile başlayan mütevazi yolculuğu bugün cok farklı boyutlara evrilmiş durumda. Artık varolmayan bir “gerçekliği” yaratabilme yetisine kadar uzanıyor. Bu minik seçkide yer alan ve sadece fotoğraf mecrasını kullanan Nazif Topçuoğlu’na da Ali Bilge Akkaya’ya da, kullandığı heykel, video, neon gibi çesitli mecralar arasında fotoğraf da bulunan Volkan Aslan ya da Kerem Ozan Bayraktar’a da fotoğrafçı yerine sanatçı demeyi tercih ediyoruz. Burada yer alan her ismin o “an”ı dönüştürebilme, yaratabilme, yoktan var edebilme, kendine mal edebilme gibi arkasında barındırdıkları ve içini doldurdukları fikirleriyle, onları bizim Instagram ya da safari fotoğraflarımızdan ayıran yetileri var. Bütün bu olguları ufak ufak keşfetme yönünde adım atmak bizi müthiş bir görsel ve zihinsel yolculuğa çıkarmaya yeterli. Bu seçki, umarım o yolculuğun kapısını az da olsa aralayabilme şansını sunar.
*A photograph is not an opinion. Or is it? - Susan Sontag, On Photography, ISBN: 0385267061
Melis Terzioğlu
Fotoğraf günümüzde hala görsel sanat dalları içerisinde en üvey çocuk muamelesi göreni. Hepimizin dijital kameralar, hatta o kadar uzağa gitmeye gerek bile yok, akıllı telefonlara sahip olduğu, Photoshop ya da Instagram filtreleri ile haşır neşir yasadığı bu çağda hepimiz “fotoğrafçılığa” kolayca soyunabiliriz. Hepimizin içinde bir Instagram fenomeni olma potansiyeli yatıyor ya da en azından böyle inandırılıyoruz. Bunu ben de yaparımcılık anlayışının hakim olduğu, insanların gördüğünü anında bir “click” ile ölümsüzleştirdiğini zannederken çarcabuk tükettiği bir çağda fotoğrafa sanat olarak aslında her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.Fotoğrafın, vizörden görüneni kaydetme ya da klasik tabiri ile “anı yakalama” ile başlayan mütevazi yolculuğu bugün cok farklı boyutlara evrilmiş durumda. Artık varolmayan bir “gerçekliği” yaratabilme yetisine kadar uzanıyor. Bu minik seçkide yer alan ve sadece fotoğraf mecrasını kullanan Nazif Topçuoğlu’na da Ali Bilge Akkaya’ya da, kullandığı heykel, video, neon gibi çesitli mecralar arasında fotoğraf da bulunan Volkan Aslan ya da Kerem Ozan Bayraktar’a da fotoğrafçı yerine sanatçı demeyi tercih ediyoruz. Burada yer alan her ismin o “an”ı dönüştürebilme, yaratabilme, yoktan var edebilme, kendine mal edebilme gibi arkasında barındırdıkları ve içini doldurdukları fikirleriyle, onları bizim Instagram ya da safari fotoğraflarımızdan ayıran yetileri var. Bütün bu olguları ufak ufak keşfetme yönünde adım atmak bizi müthiş bir görsel ve zihinsel yolculuğa çıkarmaya yeterli. Bu seçki, umarım o yolculuğun kapısını az da olsa aralayabilme şansını sunar.
*A photograph is not an opinion. Or is it? - Susan Sontag, On Photography, ISBN: 0385267061
Melis Terzioğlu
Yorumlar