Canon Galeri'de 05 Ekim - 01 Kasım 2013 tarihleri arasında Fototrek Yolcuları'nın hazırladığı karma bir çalışma olan Fas - Nepal Seyehatleri isimli fotoğraf sergisini izleyebilirsiniz.
Nisan 2013 Nepal ve Mayıs 2013 Fas - Sahra Çölü seyahatlerinde çekilen fotoğraflardan oluşan çalışmada 50 x 70 cm ebatlarında 30 fotoğraf yer alıyor.
NEPAL SEYAHATİ
Nisan 2013'te Nepal yollarına düşen bu yolcular, "gezgin" olmanın ilk adımlarını 8000 metrelik Himalayalar'ın eteklerinde attılar... Sırt çantalarını omuzlayıp başlarını önce uçağın, sonra otobüsün penceresine dayadılar... Giderek küçülen şehirleri gördüler, bulutları izlediler, yollara baktılar... Her gün bir başka çarşıda, meydanda, tapınakta gezdiler, dua çarkları çevirdiler, heykellere el sürdüler, Mumlar yaktılar... Her gün yeni insanlar tanıdılar, binlerce kare fotoğraf çektiler, o yüce dağları sessizce izlediler... Si Taleju'da (Patan) etli momo yediler, Nagarkot'ta buz gibi Everest birası içtiler, Thamel'den Durbar'a Tilkot'tan Changu Narayan'a yürüdüler, Kokhana ve Bungamati köylerinde rakşi (pirinç rakısı) kaynamasını seyrettiler... Çantalarına ufak tefek hediyelik eşyalar tıkıştırıp tanıdıklara getirdiler...
Hafıza kartlarına, harici belleklerine doldurdukları fotograflardan bir seçkiyi de sizlerle paylaştılar.
İyi seyirler...
Yollara gönül veren, hep giden, gerektiğinde dönen herkese sevgilerle...
Cenk GENÇDİŞ
FAS SEYAHATİ
Az gittik uz gittik, on gün dokuz gece dere tepe düz gittik, bir de dönüp baktık ki; Atlas Dağları'nı aşmış, Sahra Çölü'nü geçmiş ve tekrar dağları aşıp Atlas Okyanusu'nda soluğu almışız. Koca ülkeyi gördük bitirdik iddiasıyla yola çıkmadık elbette, on günlüğüne de olsa o coğrafyada sürüp giden hayata tanıklık edebilmek, seyircisi olmaktan öte az da olsa bir parçası olabilmekti gayemiz... Hazırlanmış turistik rotalar yerine, kimi zaman haritalarda bile yer almayan kendi yolumuzu çizme çabamız da bundandı ve sonuç yolun bittiği yerde dağlardan, yolun bittiği yerde çölden, yolun bittiği yerde okyanus kıyısından, aracımızın gidemediği yerde deve sırtında devam eden unutulmaz bir seyahat oldu bizler için... Atlas Dağları'nın ardında insanoğlu var olduğundan beri yaşayan Berberiler, dağlardaki, çöllerdeki mağaraları kendilerine ev edinmiş yörükler, başı sonu olmayan kendilerine has müzikleriyle çöl siyahileri, yolun bittiği her yerde tüm misafirperverlikleriyle yanımızdaydılar. Marakeş Faniler Meydanı'nın akşam curcunası, Fez'in örümcek ağını andıran bin yıllık dar sokaklarında yüzlerce yıl öncesiymişcesine süre giden hayatları, Merzouga Kum Çölü'nün ıssızlığı, Orta Atlas Dağları'nın gözbebeği İfran'ın ormanları ve serinliği, Asillah'ın saklı kalmış eşsiz kasbahını çevreleyen surları döven okyanusun uğultusu, Cebelitarık Boğazı kıyısında kurulu, Avrupa'yı Afrika'ya bağlayan Tanca şehrinin koşturmacası bu seyahatimizin bize sunduğu zenginlikler arasındaydı...
Fas'a giderken kendimiz dahil her şeyi ardımızda bırakıp çıkmıştık yola... Kucak dolusu hediyelerle dönmüştük geri...
Ve bu fotograflar da Fas'ın bizlere sunduğu armağanlar arasındaydı...
Fazıl H. YILDIRIM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder