![]() |
Barış Önal |
Gelişen
teknoloji ile hızlanan bilgi akışı, hızlı içerik üretimini gerektirirken yeni
ihtiyaçlar doğuruyor elbette. Bu ihtiyaçlar yeni meslek alanları olarak
karşımıza çıkıyor. Bunlardan birisi de stok fotoğrafçılığı.
Bilginin çok
hızlı tüketildiği günümüzde aynı oranda hızlı ve düşük maliyetli üretime katkı
sağlamak için doğan bu iş kolunun tüm dünyada kabul gördüğü aşikar. 2008
yılından bu yana iStockphoto.com ‘da içinde bulunduğum, uzaktan bakıldığında
bol kazançlı, belki biraz kolay ya da çok eğlenceli görünen stok fotoğrafçılığını
tüm yönleriyle aktarmaya çalışacağım sizlere.
Ticari Kaygı ve Sanat Sorunsalı

Haydi Başlayalım
Bu işi
yapmaya karar verdiyseniz ve bu yazıyı okuyorsanız ya yaptığınız işten
sıkılmışsınızdır ve boş zamanınız vardır ya da kazancınızı arttıracak
alternatif yöntemler arıyorsunuzdur ve boş zamanınız vardır. Her iki opsiyonda da “zaman” kriterini
kullandım çünkü bu işe gerçekten zaman ayırmak gerekiyor.

Önünüzdeki
süreçte size bazı yetiler gerekecek. Bunlar mühendislik, yaratıcılık, sabır ve
ticari zeka. Bu üç konudan herhangi birisinde kendnizi yetersiz görüyorsanız
geliştirmeye başlayabilirsiniz.
Teknik Ekipman, Yatırım ve Başlangıç
Süreci
Stok
fotoğrafçılığına girişte en zor aksiyon aşaması herhalde herkes için
ekipmandır. Muhtemelen “şuralarda bir
fotoğraf makinesi olacaktı bi’ onunla deneyeyim” ya da “bir arkadaşımda vardı bakayım bi’
deneyeyim, tutarsa gider iyisini alırım” diyorsunuzdur.
Açık
söylüyorum ki büyük bir yanılgııya düşüyorsunuz. Stok fotoğrafçılığına başlamak
için benden destek isteyen arkadaşlarımdan, bu şekilde yola çıkanların
tamamının girişimi başarısız sonuçlandı.
Ben bu konuda
kendimden örnek vermek istiyorum. Biraz
eğlenceli bir giriş olmuştu benimkisi.
Ucuzuna kaçmak istediğim her konu bana daha pahalıya mâl oldu aslında.
2008 yılında
bu işe başlarken gözümü kapattım ve kendime ilk fotoğraf makinem olan Canon
400D’yi aldım. O zaman için düşündüğümde bu iş için yatırdığım en yüksek
maliyetti bu. Kit lensinin kalitesiz olduğunu duyunca tekrar gözümü kapatıtm
bir de Sigma 50mm Macro Lens aldım. Aslında tam bir ticari işletme gibi bu işe
yatırım yapmış oldum. Işıklandırma konusunu ucuza mâl etmek amacıyla kendi
çabalarımla sürekli ışık kaynakları ve softboxlar yaptım. Ancak 4 ay sonra
anladım ki toplamda üç paraflash parasına mâl ettim bu ışık ekipmanlarını ve gidip 4 adet paraflash ve softbox aldım.
Bu yüzden
tavsiyem, bu işin mutlaka bir yatırım maliyeti ayırın. DSLR fotoğraf makinesi,
iyi bir lens, paraflash ve softboxlar doğru bir başlangıç olacaktır. Tecrübeyle
sabittir.
Stüdyo İçin Mekan Seçimi
Tebrikler,
ekipman temininizle birlikte şimdi yeni bir probleminiz doğdu. Evde bunları
nereye koyacaksınız?
Çalışacağınız
mekanın rahatlığı ve genişliği motivasyonunuza direkt etkilidir. Rahatsız bir
çalışma ortamından çabuk sıkılabilirsiniz. Bu yüzden mutlaka evde güzel ve
rahat bir alanı ayırmanızı öneririm.
Dikkatinizi dağıtacak ses vs. olmayan, sıcak/soğuk sıkıntısı
çekmeyeceğniz bir alan doğru bir seçim olacaktır.
Bu konuda,
eğer evliyseniz eşinizi salon takımlarını köşeye çekerek evde yer açmaya iknaya
başlayabilirsiniz. Ya da bu iş için ayıracağınız boş bir hobi odanız varsa
kendinizi şanslı hissedebilirsiniz.
Üretim Süreci: Tek Kişilik Fabrika
Ekipmanlarınız
hazır, evde bunun için bir yer ayırdınız, zaman da yarattınız ve artık üretim için
hazırsınız. Ne fotoğrafı çekeceksiniz?
Eminim bir
çok kişi gibi ilk stok fotoğrafı denemeniz evde bir biblo, saat gibi bir obje
olmuştur.
Stok fotoğraf
çekip satabileceğiniz onlarca site vardır. Bunlardan kendinize en uygun olanını
(kâr marjı, beklenen kalite vb.) seçip öncelikli olarak bir kullanıcı hesabı
oluşturmanız gerekmekte. Aralarında en zorlayıcı prosedürlere sahip olan ve
yüksek kalite beklentisi olanı iStockphoto’dur ki uzun vadede en büyük kâr marjını
da vaad eder.
Stok
sitesinin kayıt sürecini tamamladıktan sonra test süreci başlar. Bu süreç sizin
için ilk eleme sınavı gibidir. Verilen
bilgllendirme makalelerini çok iyi okuyup anlamanız gerekmektedir. Çoktan
seçmeli testinizi tamamladığınızda bir sonraki aşama üç örnek fotoğraf testine geçersiniz. Bu konuda amaç hem “inspector” diye tabir edilen ve gönderdiğiniz
fotoğrafları inceleyen kişilerin sizin fotoğrafçılığınızla ilgili ön bilgi
edinmesini sağlamaktır hem de sizi en iyisine zorlamaktır.
Üç örnek
fotoğraf süreci çoğu insan için sancılı geçer, bu işe kalkışanların çoğu bu
aşamada elenerek hobi olarak devam ederler. En çok düşülen yanlış ise yazılı
testi geçtikten sonra heyecanla dayanamayıp aynı gün gönderilen kötü
fotoğraflardır. Bu konuda gerçekten sabırlı olmalısınız.
O yüzden bu
testi gereğinden fazla ciddiye almak gerekir. iStockphoto özelinde konuşmam
gerekirse, bundan 2 yıl öncesine kadar gönderilen üç fotoğrafın içinden
bazılarını reddederken şimdi herhangi bir fotoğrafta bulunan sorun sebebiyle üç
fotoğrafınızı da reddediyor ve bambaşka üç fotoğraf göndermenizi istiyor. Bu da
giriş sürecini zorlaştıran bir uygulama doğal olarak. Sizlere tavsiyem, üç
fotoğrafı aynı günde hazırlamayın. Güzel fikir her zaman kazandırıyor. Bu
yüzden sakin davranıp en güzel üç fotoğrafınızı oluşturmak en iyisi olacaktır.
Artık Stok Fotoğrafçısı Oldunuz
Gönderdiğiniz örnekler de onaylandı, artık anlı şanlı bir stok fotoğrafçısı oldunuz. Haydi, para sayma makinenizi edinin. Tabii ki şaka. Şunu söyleyebilirim ki bundan sonra, gün içinde kendinizi stok fotoğraf fikirlerini düşünürken bulmuyorsanız başarısızlık yine çok yakındır. Toplantılarda, çalışırken, trafikteyken, yemek yerken sürekli çevrenizdeki görselleri incelerken buluyorsanız kendinizi ya da bir mağazanın önünden geçerken “bundan harika stok fotoğraf objesi olur” diyorsanız doğru yoldasınız.
Seçici
algıdan dolayı bugüne kadar farketmediğiniz ancak size dayatılan reklam, dergi,
internet gibi mecralarda stok fotoğraflar kullanıldığını farkedeceksiniz.
Çeşitli konu başlıkları için farklı fotoğraf fikirleri oluşmaya başlayacak ve
bu noktada fikirlerinizi not almanızı öneririm. Bir gün çok cazip gelen bir
fikrin ertesi gün çok saçma olduğuna karar verebiliyor insan. Her fikri küçük
küçük not edin ve bir iki gün üzerinde düşünün.
Çekmek
istediğiniz fotoğraf konseptinin genel hatlarını oluşturun ve kullanacağınız
objeleri temin edin. Objelerdeki kalite konusunda obsesif davranmanızı
öneririm. Çünkü çıplak gözle “harika” olarak tanımladığınız objeleri stüdyoya
soktuğunuzda yüzlerce ayıbını görebiliyorsunuz.
Konsept
oluştururken çok aşırı detaya girmeyin. Çünkü zaten stüdyoya girdiğinizde
doğaçlama yaparken bulacaksınız kendinizi. Ana fikre sadık kalarak farklı
objelerle aklınızdaki fikri vermek için denemeler yapacaksınız zaten.
Burada
amacınız “konuşan fotoğraf” çekmek
olmalıdır. Stok fotoğrafındaki başarıyı tabir edebileceğim en iyi kelime grubu
budur. Konuşan fotoğraf gerçekten çok talep görür.
Bu konuda
ters mühendislik yapın ve dergileri inceleyin. Varsa sanat yönetmeni
arkadaşlarınızı çalışırken izleyin. Tam bir tüccar gibi düşünmeniz gerekecek bu
süreçte. Tüm stok fotoğrafların bir ana başlığı özetlediğini göreceksiniz.
Diğer yandan
fotoğrafın başarısını belirleyen bir diğer önemli konuda “birden fazla konuya hitap etmesi” olayıdır. Eğer çektiğiniz
fotoğraf bir kaç sektör tarafından kullanılabilir anlamlar taşıyorsa bu demek
oluyor ki aslında o fotoğrafınız iki ya da üç fotoğraf gücündedir.
Şüphesiz ki
stok konusunda en çok fotoğraf tüketiminin olduğunu sektörlerin başında sağlık,
turizm ve iş dünyası geliyor. Bu sizin için iki anlam taşıyor;
1-
Bu
alanlarda çektiğiniz fotoğrafların satınalınma oranı çok yüksek.
2-
En
büyük rekabet bu alanlarda yaşanıyor.
Bu yüzden,
alternatif sektörlere yaratıcı fotoğraf fikirleri düşünürken diğer yandan bu üç
büyük sektöre de üretim yapmalısınız.
Üretim sırasında
kendinizi tek kişilik fabrika gibi nitelendirmelisiniz. Çünkü üretim süreciniz
aslında birden fazla departmandan oluşuyor.
Kreatif fikir > Fotoğraf çekimi
> Post prodüksiyon > Stok yönetimi ve anahtar kelimeler
Evet, siz
aslında stok fotoğrafı çekerken en basit deyimle dört farklı insanın yapacağı
işi yapıyorsunuz. Bu dört işin tamamı ayrı disiplinler gerektiriyor. Yazımın
başında belirttiğim yetiler işte burada devreye giriyor.
Kreatif Fikir: Bu konu az önce yukarda belirttiğim
gibi sürekli gözlem ve yaratıcılık gerektiriyor. Söylemek istediğiniz şeyi en
az obje kullanarak en iyi şekilde nasıl söyleyeceğinizi belirlemelisiniz. Hem
yaratıcı hem ticari düşünmeniz gerekmekte.
Fotoğraf Çekimi: Bu süreçte stüdyoya girdiğinizde
fotoğrafçı kimliğinize bürünmelisiniz. Işık, renk, açı, denge gibi oldukça
fazla konuya hakim olmalısınız.
Post Prodüksiyon: Burada da çektğiniz fotoğrafları
işlerken son derece detaycı davranmanız gerekiyor. Fotoğraf düzenleme
programına tam hakimiyet sağlamalısınız. Ne kadar seri ve kaliteli iş
çıkarırsanız, fabrikanız yani stok hesabınız o kadar çok kazanır.
Stok Yönetimi: Bu aşama da diğer alanlara göre biraz
daha yöneticilik gerektiren aşamadır. Doğru fotoğraflara doğru anahtar
kelimeleri seçmek, fotoğrafların siteye yüklenmesi, onay süreçlerinin takibi
gibi işleri yapıyor olacaksınız.
Bu dört
aşamayı dört kişilik ekip gibi düşündüğünüzde, bu ekip ne kadar düzenli,
disiplinli ve uyumlu çalışırsa, başarıya o kadar hızlı gidersiniz.
F5 Sendromu ve İlk Satış
Arkadaşlarla
aramızda adlandırdığımız F5 sendromu
hepimizde gözlemlendi. Gün boyu arada profilinize girip F5’e basarak satış
yapıp yapmadığınıza bakıyorsunuz. Hatta öyle bir an geliyor ki artık bunu
istemsizce yaparken buluyorsunuz kendinizi.
İlk satış her
zaman çok özeldir ve takibi satışlar hep tutarlı olur. İlk ay 3 dolarlık satış
yaptığınızda “bozdurup bozdurup harcayayım” şakasını yapabilirsiniz kendinize.
Ancak yılmayıp sabırla devam ettiğinizde göreceksiniz ki bir yılın ardından maaşınızın üzerinde gelir elde
ediyorsunuz. Artık istifa edebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder