Düğün fotoğrafçılığını seçmeniz ve o
olanda uzmanlaşmanızın hikayesinden kısaca bahseder misiniz?
![]() |
Serhan Serter |
Düğün
fotoğrafından önce neden fotoğraf çektiğime bakmak lazım. Ardından ”neden düğün
fotoğrafçılığı” konusuna bakalım. Ben fotoğraflarımı, duygu ve düşüncelerimi
ifade etme ve paylaşma köprüsü olarak görüyorum. Bir fotoğrafçının hayata dair
bir sorunsalı olması gerektiğini düşünüyorum. Fotoğraf üreten kişiye
yaratıcılık kaynağını sağlayanın bu duygu olduğunu düşünüyorum. Ben, hayatımı ifade
çabama yol olması için fotoğraf çekmekteyim.
Neden düğün
diyecek olursak ;
Düğün günü
enerjisi yüksek, biraz stresli olsa da mutluluk ve eğlence dolu bir süreç.
Yaşamdan keyif ve tat alınmasını düşünen biri olarak düğün günleri içinde olmak
benim için mutluluk verici bir durum. Düğünün enerjisini kendi coşkumla birleştirip
fotoğraflarımı çekiyorum ve bundan çok zevk alıyorum. Beni düğün fotoğrafçısı
olmaya iten önemli sebeplerden biri bu oldu.
Düğün fotoğrafçılarını bir çatı
altında toplama fikri nasıl doğdu?
Kurucusu olduğunuz Düğün
Fotoğrafçıları Derneği’nin amacı ve PWS (Photo Wedding Stories) ‘den kısaca bahseder
misiniz?
Yaklaşık 4
yıldır üzerinde durduğum bir projeydi. Geçen sene derneğimizi resmen kurarak
ilk adımımızı atmış olduk. PWS’de aynı şekilde gerçekleşti.
Genel olarak
baktığımızda, Türkiye düğün fotoğrafçılığına kazandırmak istediğim iki durum
var.
Bunlardan
ilki ülkemizde “düğün fotoğrafçısı” markasının iyileştirilmesi, düğün
fotoğrafçılarının fotoğrafçılık dalı içinde kurumsal bir kimliğe sahip olabilmesi
ve birlik haline gelebilmesi için çalışma yapmaktı. Bunun için DüğünFotoğrafçıları Derneği’nin kurdum ve halen yönetim kurulu başkanlığını
yapmaktayım.
İkinci
çalışmam, Türk düğün fotoğrafçılığını uluslararası standartlara kavuşturmak,
hizmet ve ürün kalitesini daha yukarılara taşıyabilmek adına dünya genelinde
düğün fotoğrafçılığı dalında önde gelen fotoğrafçılarla temas kurmak ve özel
eğitim programları ile yeni vizyonlar kazandırmak oldu. Bu çalışmada dünyanın
önde gelen düğün fotoğrafçılığı birliklerinden biri olan PWS (Photo WeddingStories) ile temasa geçtim. Türkiye’nin ilk uluslararası düğün fotoğrafçılığı
seminerini düzenleyerek hocalık yaptım. Verdiğim eğitimler halen ulusal ve
uluslararası alanda devam etmektedir.
Türkiye düğün
fotoğrafçılığına iki kapı araladığımı düşünüyorum.
Bu kapılardan
birinin adı Düğün Fotoğrafçıları Derneği (DÜFOD). Ülkemiz içindeki genel
yapılanma misyonuna sahip olan DÜFOD bizim yurt içindeki kapımız olacak.
İkinci
kapımız PWS. Bu yapılanma ile ülkemizdeki düğün fotoğrafçılarını dünya standartları ile canlı temasa geçirtme
fırsatını yakalamış oldum.
Bir diğer
sevindirici gelişme, ülkede ilk olarak oluşturduğum bu yapıları takiben
Türkiye’de meslektaşlarım tarafından birçok eğitim programlarının yapılmaya
başlanması oldu. Bu durumun varlığı, araladığım kapıların doğruluğunu
göstermesi açısından benim için ayrı bir mutluluk kaynağıdır.
Ülkemizde yapılan düğün
fotoğrafçılığını dünya ile karşılaştırdığınızda ilk bakışta gördüğünüz eksik
veya hatalar nelerdir?
Ülkemizde,
birçok ilde çekimler yaptım ve yapmaya devam ediyorum. En doğusundan en
batısına kadar iyi bir Türkiye düğün fotoğraf panoramasını elimde tuttuğumu
düşünüyorum. Ayrıca dernek başkanı olduğum için Türkiye’nin her yerinden düğün
fotoğrafçıları ile temas halindeyim.
Bu sayede
gözlemlediğim ilk konuda ülkemiz düğün fotoğrafçılığında teknik altyapı ve
vizyon yapılandırmaları öncelik teşkil eden durumlar olarak karşımıza çıkmakta.
Bu noktada eğitimin önemi ortaya çıkıyor. Bu güne kadar benim yaptığım tarzda
eğitim çalışmaları daha önce yapılmamış olduğundan ilk olmanın zorluğu,
meslektaşlarımızın ilk defa eğitim programlarıyla karşılaşmaları ile ortaya
çıkan alışma süreci diğer sorunlar. Umarım bu süreci de aşacağız.
Tekrarı olmayan bir günü fotoğraflamanın
psikolojisi nasıl? Düğün fotoğrafçısı aksilikleri en aza indirmek için ne gibi
hazırlıklar yapar?
Bir düğün
fotoğrafçısı çekimini yapacağı gelin ve damadın en önemli gününün belgelerini
çıkarma sorumluluğunun farkında olmalıdır. Çok keyifli görünen düğün fotoğraf
çekimi, içinde büyük bir risk yönetimi barındırmaktadır. İki tip risk
yönetimi söz konusudur. Birincisi teknik donanım yönetimi, ikincisi çekim
yönetimi. Teknik donanımda, ekipmanlarınızın yedekli ve çekime hazır olması
öncelikli durumlardan biridir. Bir tane fotoğraf makinesi ile düğün günü
çekimine giden meslektaşlarım aldıkları büyük riskin farkında olmadan çekim
yapmaktalar. Çekim yönetiminde, çekim yapacağınız yerleri daha önceden
belirlemeli ve bir B planı hazırlamalısınız.
Çalışmalarınızda belgesel tarzda
çekilmiş düğün günü fotoğraflarından daha çok kurgulanarak oluşturulan konsept
kareler görüyoruz, bu sizin tercihiniz mi ya da size gelen talepler
doğrultusunda mı bu tarz işler çıkıyor?
Fotoğraf
çekimi bireysel bir aktivitedir. Her fotoğrafçı kendi birikimini ve dünya
görüşünü yansıtarak makinesine kayıt edeceği görüntüleri seçer ve sunar.
Benim düğün
kavramını ve düğün gününü ifade tarzımda öncelik zerafettir. Güzelliklerle dolu
bir günde, her durumun zarif ve estetik görünmesine dikkat ederim. Gelin ve
damatlarımı, elegant, sofistike ve vakur bir duruşla ifade etmekteyim. Bu
durum, benim düğünü algılama ve ifade etme yolumu oluşturan unsurlardır.
Bunun için
fotoğraflarım ağırlıklı olarak benim hazırladığım kurgulardan oluşmakta. Diğer
taraftan, çiftlerimin özel taleplerini de dikkate almaktayım.
Sabah başlayan hazırlıkların ardından
törene kadar kısıtlı bir çekim süreniz olmalı, (gelinin saçtan geç gelmesi
adettendirJ
) zamanı iyi kullanma konusunda ne gibi tüyolarınız olur?
Profesyonel düğün fotoğraf çekiminde zaman yönetimi hayati bir konudur. Bunun için, düğünden önce çiftlerimle ofisimde bir araya gelip düğün gününü detaylı bir şekilde planlayıp, düzenli saatler halinde bir akış planı çıkarmaktayız. Her ne kadar zaman tablosu dakik olarak uygulanamasa da günün huzurlu geçirilmesi konusunda yardımcı oluyor.
Düğün günleri çiftler belli etmese de
gergin oluyorlar, buradan yola çıkarsak düğün fotoğrafçılığı fotoğrafik
bilginin yanı sıra insan psikolojisini de bilme ve yönetmeyi gerektirir
diyebilir miyiz?
Sorunuz, içinde
cevabını da barındırıyor. Düğün fotoğrafçılığı içinde büyük oranda portre
fotoğrafçılığı uygulamaları bulunmaktadır. Bu da cansız bir nesne ile değil
insanla çalışıp çekim yapmanın zorluğunu getiriyor. Hem düğün gününün genel
stres yönetimi hem de fotoğraf çekim anında gelin ve damat ile kurulacak
iletişimin tarzı önem taşımakta. Böylece düğün fotoğrafçısı gelin ve damadın
yol arkadaşıdır demek yanlış olmayacaktır.
Çekimlerinizi klasik flaşların yanı
sıra lokal ve sürekli ışık kullanarak da yapıyorsunuz. Fotoğraf ve ışık çok
detaylı bir konu ama bu konu hakkındaki görüş ve uygulamalarınızdan kısaca
bahseder misiniz?
Türkiye’de iç
ve dış mekanda düğün fotoğraf çekiminde yeni ışık sistemleri kullanan ve
meslektaşları takip edilen bir fotoğrafçıyım. Tüm mekan ve ışık zamanı
şartlarına göre kullanabileceğimiz ekipmanlarımız mevcut. Her çekime en az 3
kişilik bir ekip ve 4 çanta dolusu ekipmanla gitmekteyiz.
Seminerlerimde
öğrencilerime ve meraklı olan çiftlerime ekipmanlarımı detaylı olarak
anlatıyorum. Burada yazarsak uzun satırlar sürecektir.
Düğün fotoğrafçısı olmak isteyen veya
bu alana yeni başlayan fotoğrafçılara ne gibi tavsiyeleriniz olur?

Daha önce de
belirttiğim gibi Türkiye’de düğün fotoğrafçılığı profesyonel eğitim sistemini
ilk gerçekleştiren eğitimciyim. Halen vermekte olduğum seminer ve kurslarım bulunmakta.
Bunun için Serhan Serter Academy markası altında eğitimler vermekteyim.
Ayrıca
Türkiye’de yine bir ilk olan düğün fotoğrafçılığı eğitim filmlerinin yayınını
başlattım. Gerçek düğün gününde yaptığım çekimlerdeki ders anlatımlarından
oluşan eğitim filmlerim yoğun ilgi görüyor.
Yeni başlayan
arkadaşlara, temel ve ileri fotoğrafçılık eğitimlerinden sonra portre fotoğrafçılığı
eğitimini tamamlamalarını ve sonra düğün fotoğrafçılığı eğitimini almalarını
tavsiye ediyorum. Bu konuda önceden birikimi olan veya “sabrı olmayan”
fotoğrafçılar da doğrudan eğitimlerime katılabilirler.
Düğün fotoğrafçılığı veya başka
alanlarda idolünüz olan fotoğrafçılar var mı?
Dünya düğün
fotoğrafçılığında söz sahibi olan ve çalışmalarını beğenerek takip ettiğim iki
fotoğrafçı var. Bunlardan biri Yervant diğeri Jerry Ghionis. Ayrıca David Lachapelle çok yaratıcı bulduğum
bir fotoğrafçı. Helmut Newton’u da eklemeden geçmeyelim.
Son olarak evlenecek çiftlere doğru
fotoğrafçıyı bulmaları konusunda ne gibi önerileriniz olur?
Çiftler düğün
fotoğrafçısı seçimlerini büyük oranda internet üzerinden siteleri inceleyerek
yapıyorlar. Sitelerde fotoğrafçıların
sundukları fotoğraflar kendilerinin standart kalitelerini yansıtmayabilir.
Hatta daha kötüsü kendilerine ait olmayabilir. Internet dünyasında böylesine
güven problemleri bulunmakta.
Bu noktada
çalışmalarını beğendikleri fotoğrafçı ile telefonla temasa geçmeliler.
Fotoğrafçının telefon diyaloğu ve işini anlatma tarzı birçok ipucu verecektir.
Ofis ziyareti ile nihai karara varılmalıdır.
Evlilik
hazırlıklarında bulunan tüm çiftlerimize kolaylıklar diliyorum.
Samimi sohbetiniz için teşekkürler.
Ben teşekkür ederim.
Röportaj: Göksel Kayış
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder